Ülkemiz sosyal güvenlik sisteminde çeşitli çalışanlar için kamuoyunda bilinen ismiyle “yıpranma payı”, teknik adıyla ise “fiili hizmet süresi zammı” denilen bir uygulama söz konusudur. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 40’ıncı maddesinde sayılan yirmi ayrı çalışan grubundaki çalışanlar, çalıştıkları her 360 gün karşılığında 60, 90 veya 180 gün ekstradan, sanki çalışmış gibi emeklilik için prim günü kazanabilmektedir. Örneğin yeraltı maden ocaklarının yeraltı işlerinde çalışanlar çalıştıkları her 360 gün için 180 gün fiili hizmet zammı almaktadır.
Fiilî hizmet süresi zamları, asker ve polis olanlar için sekiz, diğer sigortalılar için beş yılı geçmemek üzere prim ödeme gün sayısına eklenmektedir. Başka bir ifade ile fiili hizmet süresi kapsamındaki günler sanki çalışmış gibi ilave emeklilik günü kazandırmaktadır.
Bu sürelerin, üç yılı geçmemek üzere; milletvekilleri ve dışarıdan bakan olanlar için tamamı diğerleri için yarısı emeklilik yaş hadlerinden indirilmektedir. Başka bir ifade ile yıpranmadan yararlanan kişilerin emeklilik yaş şartı o kadar düşmektedir.
Böylece kapsamdaki “yıpranma payı” alan kişiler diğerlerine göre daha erken emekli olmak hakkına sahip olmaktadır.
Eczacı ve Sağlık Çalışanlarının Yıpranma Payı
Fiili Hizmet Süresi Zammı uygulamasının temel mantığı, yaptıkları işin doğası gereğince fazladan yıpranan bazı çalışan gruplarının bu dezavantajlarının ortadan kaldırılması için pozitif ayrımcılık niteliğinde emeklilikte avantaj sağlanmasıdır.
Ülkemiz açısından kritik önemde bir hizmet yapan eczacılar, hekimler, hemşireler ve sağlık çalışanları da yıpranma payı kapsamında bulunmaktadır.
Uzun yıllar boyunca doktor, hemşire, acil tıp teknisyeni, ebe, eczacı gibi sağlık çalışanlarının da yıpranma payı talepleri söz konusu olduktan sonra 2018 yılında çıkartılan 7146 sayılı Kanun ile sağlık meslek mensuplarının tamamı yıpranma payı uygulamasına dahil edilmiştir. Yasalaşma döneminde Sağlık-Sen Sendikası’nın önemli çabalarıyla gündeme gelen ve çeşitli kereler memur toplu sözleşmelerine de konu olan yıpranma hakkı sayesinde sağlık çalışanlarının emeklilikte avantajlı hale gelmesi sağlanmış bulunmaktadır.
Hangi Sağlık Çalışanları Kapsamda?
Sağlık çalışanları için yıpranma payı getiren söz konusu uygulama Ağustos 2018’den beri uygulanmaya devam edilmektedir.
Bu çerçevede Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair 1219 sayılı Kanun kapsamında çalışan hekimler, 6283 sayılı Hemşirelik Kanunu kapsamında çalışanlar ile 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu sayılan ve insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde çalışanlar yıpranma hakkından yararlanabilmektedir.
Bu işlerde fiilen çalışanlar her bir yıllık çalışmaları karşılığında SGK hizmet tescillerinden ilave 60 gün yıpranma payı elde edebilmektedir. Böylece sağlık çalışanları her 6 yıl için bir yıl ilaveden hizmet kazanmaktadır.
Fiili hizmet ve mesleki risklere maruz kalma şartı olduğu için, kadrosu bu mesleklerde olsa da başka görevler yapanlar fiili hizmet süresi zammından yararlanamamaktadır.
Emeklilikte Hangi Avantajlar Var?
Yıpranma payı uygulaması sayesinde örneğin 24 yıl çalışan bir kişi sanki 28 yıl prim ödemiş gibi sayılmakta ve emeklilik için yaş şartı da erkekse örneğin 60 yerine 58 yaşına düşmektedir. Bu sayede sağlık çalışanlarının yaşlılık aylığı alabilmek için prim günü erken tamamlanmakta, daha erken yaşlarda emekli olabilme hakkı edinmeleri mümkün olabilmektedir.
Hesaplanan fiilî hizmet süresi zammı, sağlık meslek mensubu çalışanlar için beş yılı geçmemek üzere uzun vadeli sigorta kolları uygulamasında prim ödeme gün sayısına eklenmektedir. Bu sürelerin, üç yılı geçmemek üzere, yarısı emeklilik yaş hadlerinden indirilmektedir. Böylece bir sağlıkçının azami 5 yıl ilaveden prim kazanması ve azami 3 yıl daha erken yaşta emekli olması sağlanmaktadır.
Yalnız yaş indirimi hakkından haktan yararlanmanın asgari bir çalışma süresi vardır. Bu yaş haddi indiriminden yararlanabilmek için ölüm ve malûliyet halleri hariç en az 3600 gün (yani en az on yıl) belirtilen işyeri ve işlerde çalışmış olmaları şarttır. On yıldan az bu mesleklerde çalışmış olanlar yaş haddi indiriminden yararlanamaz, sadece ilave prim günü kazanır.
Yıpranma hakkı özel sektörde olsun kamuda olsun eczacıları, tabipleri, diş tabiplerini ve diğer tüm sağlık çalışanlarını kapsamaktadır. Öte yandan uygulama Ağustos 2018’den beri uygulanmakta olup, geriye dönük yapılması hükmü getirilmemiştir. Bu nedenle Ağustos 2018 öncesindeki bu kapsamdaki çalışmalar ilave hizmet kazandırmamaktadır.
Mor ve Turuncu Reçetelerde Buna Dikkat!
Bilindiği üzere, SGK Sağlık Uygulama Tebliği’nin “5.3.1 – Sağlık hizmeti sunucuları için incelemeye esas belgeler” başlığının “Ç – Diğer belgeler” alt başlığının birinci fıkrasının (e) bendinde; “MEDULA sistemine karekod girişleri yapılıncaya kadar mor ve turuncu reçete kapsamında bulunan kan ürünlerinin kupürleri” ifadesi ile kan ürünleri kupürleri incelemeye esas belge olarak tanımlanmış bulunmaktadır.
SGK tarafından yapılan çalışmalar kapsamında MEDULA hastane sistemi üzerinden belli başlı bazı ilaç grupları için karekod seri numarası giriş alanları açılmış ve karekod bilgisi girişi zorunlu olan ilaçlarda MEDULA hastane sistemi üzerinden ilaç seri numarası bilgileri kayıt altına alınmaktadır. Mor ve turuncu reçete kapsamındaki ilaçlarda İTS tarafı ile tam entegrasyonuna ilişkin geliştirmeler devam etmekte olup, ilgili ilaçlara ait yazılım tamamlandığında karekod sonlandırma bilgilerinin TİTCK’nın İTS sistemi üzerinden MEDULA hastane sistemine aktarılması planlanmaktadır.
Öte yandan, Sağlık Uygulama Tebliği ilgili maddesi gereği mor ve turuncu reçete kapsamında bulunan kan ürünlerine ait kupürler, MEDULA hastane sisteminde ilgili ilaçlara ait yazılım tamamlanıncaya kadar fatura ekinde incelemeye esas belge olarak SGK’ya gönderilmeye devam edilecektir.
SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK SEKTÖRÜNDE GÜNDEM
SGK Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi Değişti: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince uygulanan Sosyal Güvenlik Kurumu İlaç Geri Ödeme Yönetmeliği’nin 12’nci maddesi ile SGK Sağlık Uygulama Tebliği’nin ilgili maddeleri gereğince düzenlenen “Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi” 30.08.2024, 06.09.2024, 13.09.2024 ve 20.09.2024 tarihlerinde değiştirilmiştir. Okurlarımız güncel listeye SGK’nın resmî web sitesi olan www.sgk.gov.tr adresinden ulaşabilir.
SGK Adı Altında Dolandırıcılık Faaliyetlerine Dikkat: Son günlerde vatandaşlara “SGK’dan Çift Ödeme İadesi” konulu sahte e-postalar gönderiliyor. Vatandaşlarımızın Sosyal Güvenlik Kurumu Müşteri Hizmetleri adıyla gönderilen bu tür sahte SMS ve e-postalara itibar etmemeleri önem arz etmekte. Bu tür sahte e-postalar dolandırıcılık amacı taşıyor ve kişisel bilgileri ele geçirmek üzere tasarlanmış bulunuyor. SGK’nın “Çift Ödeme İadesi” konulu herhangi bir işlemi bulunmamakta. Ayrıca SGK tarafından gönderilen SMS veya e-postalar sadece bilgilendirme amacı taşımakta, mail yoluyla kişilerden IBAN ve kişisel bilgi talep edilmemektedir. Vatandaşlar, şüpheli bir e-posta aldığında, Çalışma Hayatı İletişim Merkezi ALO 170 ve CİMER üzerinden SGK ile irtibata geçebilir ya da Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü/Merkezlerinden bilgi alabilirler.
Deprem Bölgesi İçin Mücbir Sebep Uzatıldı: Gelir İdaresi Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan düzenlemeler kapsamında 6 Şubat Depremlerinden etkilenen illerde mücbir sebep hali uzatılmış bulunuyor. Buna göre afet bölgesinde (Adana, Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa illerinde ) bulunan SGK ile sözleşmeli sağlık hizmeti sunucularında (eczaneler/ merkezler) zorunlu statik IP uygulamasının kaldırılması uygulamasına devam edilecek. 5510 sayılı Kanunun 69 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereği; afet bölgesinde yaşayan genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bu illerde ve bu iller dışındaki yerleşim yerlerinde bulunan Kurumla sözleşmeli tüm sağlık hizmeti sunucularına yapılan müracaatlarında “doğal afet” provizyonu alınması halinde Sağlık Uygulama Tebliğinin 1.8.1, 1.8.2 ve 1.8.3 maddelerinde tanımlanan “ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım payı”, “ayakta tedavide sağlanan ilaçlar için katılım payı”, “tıbbi malzeme katılım payı” alınmaması uygulaması 31 Kasım 2024’e kadar sürdürülecek.
SGK Kanserli Hastaları Koruyor: Ülkemizde sağlık hizmetlerinde son yirmi yılda çağ atlandı. Bu büyük dönüşümün en önemli göstergelerinden biri kanser gibi ağır hastalıkların tüm tedavilerinin devletçe ücretsiz karşılanması. Günümüzde kanser tedavisi ile ilgili olarak kemoterapi, radyoterapi ve radyoizotop işlemlerinde ilave ücret alınmamakta. Keza, kanser cerrahisi (kanser tedavisi için yapılan ameliyat işlemleri) işlemlerinden de hiçbir şekilde ilave ücret alınmaması hükmü bulunuyor. Şunun altını çizmek gerekiyor ki, SGK’nın kanser tedavisi ile ilgili olarak geri ödeme listesine almış olduğu ilaçlardan hiçbir şekilde ilave ücret almıyor. İlaçlarda sadece eşdeğer ilaç grubunun üzerinde maliyeti olan ilaçlar vatandaşlarımızca tercih edildiği zaman eşdeğer farkı alınması mümkün oluyor. Vatandaşlarımızın eşdeğer fiyat aralığı içerisindeki ilaçları tercih etmesi durumunda ise hiçbir ücret ödemeden ilaçlarına ulaşabilme imkânı bulunuyor.