Karnivor diyeti, yalnızca hayvansal ürünlere dayanan oldukça kısıtlayıcı bir beslenme planıdır. Bu diyeti uygulayan kişiler sığır eti, kümes hayvanı, domuz eti, kuzu eti, sakatat, av eti, kabuklu deniz ürünleri, balık ve yumurta ile sınırlı miktarda süt ürünü tüketirler. Yiyecekler tereyağı, sade yağ ve kuyruk yağında pişirilir. Hiçbir sebze, meyve, kuruyemiş, bakliyat, tohum veya tahıla izin verilmez. Karnivor diyeti ilk olarak eski ortopedi cerrahı Shawn Baker (tıbbi lisansı iptal edilmiş olsa da gönüllü olarak vazgeçtiğini iddia eden eski hekim) aynı adlı 2019 kitabında popüler hale getirdi. Özünde, karnivor beslenme planı ketojenik tipte bir diyettir.Karnivor diyet yüksek protein alımına daha fazla vurgu yaparken, ketojenik diyet yüksek yağ alımına daha fazla eğilimlidir. Her ikisi de karbonhidrat açısından çok düşüktür, ancak genel olarak, karnivor diyeti karbonhidrat alımı neredeyse sıfır olduğundan daha uç bir diyet türü olarak sınıflandırılabilir.Karnivor diyeti hakkında iyi tasarlanmış, kontrollü bilimsel araştırmalar ne yazık ki yok.
İncelenecek bir bilimsel kanıt olmadan, diyetin faydalarını gerçek bir otoriteye dayandırarak konuşmak da doğru olmayacaktır. Bu tür bir diyetin savunucuları genellikle iki ana fayda sunarak anlatmaktadır.
1.Kilo kaybına yardımcı olabilir: Hem protein hem de yağ içerikli gıdalardan yüksek bir beslenme şekli tokluk hissi yaratabilir bu da iştahsızlık nedeniyle gıda alımının azalmasına yardımcı olabilir. Ancak bu denklemdeki diğer önemli faktör, bu diyette neredeyse hiç karbonhidrat olmamasıdır. Karbonhidratları kesmenin idrar söktürücü etkisi vardır, bu nedenle en azından başlangıçta kilo kaybının çoğu su kaybından oluşacaktır. Bu, keto diyetinde veya diğer düşük karbonhidratlı beslenme planlarında da olur.
2.Hacim kazanmaya yardımcı olabilir: Etobur Diyeti, ağırlık çalışanlar ve vücut geliştiriciler tarafından sıklıkla kullanılmaktadır. Genellikle sadece et (veya sadece hayvansal protein) grubu besinleri tüketmenin vücut geliştirmedeki “hacim kazanma” aşaması için yararlı olabileceği iddia edilmektedir.
Bu iki ana önerinin dışında , sıklıkla başka faydalar da öne sürülmektedir ( bunları yalnızca etçil beslenme planına atfedilebilecek şekilde destekleyecek çok az veya hiç bilimsel kanıt olmadığını tekrardan belirtmek isterim):
*IBS dahil bağırsak sorunlarını iyileştirmek
*Artriti hafifletmek
*Oto-immün hastalıkları iyileştirmek
*Kekemeliği düzeltmek
*Anksiyeteyi ve ruh sağlığı bozukluklarını azaltmak
*Yorgunluğu gidermek
*Kronik iltihabı azaltmak
*Tiroid hastalığını iyileştirmek
*Diyabeti tedavi etmek ve diyabet ilaçlarını bırakmak
Bu kısaltılmış liste gerçek olamayacak kadar iyi geliyor olsa da da bu kadar çeşitli sağlık sorunlarını tersine çevirdiğini, iyileştirdiğini veya tedavi ettiğini iddia eden bir ürün veya diyet planı, sağlık dolandırıcılığı yapıldığına dair kırmızı bayrağın göstergesidir.
Etçil Diyete Yönelik Eleştiriler
Etçil beslenme planının oldukça kısıtlayıcı ve dengesiz yapısı göz önüne alındığında, sağlıklı bir diyetin temelleri hakkındaki bilimsel fikir birliğiyle çeliştiği kolayca görülebilir. Çeşitli besin gruplarından besinler tüketmek, genel sağlıklı bir beslenme planının temelidir ve Akdeniz Tipi Beslenme Rehberi’nin temel bir temasıdır. Karnivor beslenme planına yönelik diğer eleştiriler şunlardır:
Doymuş yağ ve kolesterol oranı yüksektir.
LDL kan kolesterolünün yükselmesine yol açabilir.
Vücutta ki inflamasyonu artıran kırmızı ete dayanır.
Hiç lif içermez protein oranı çok yüksektir, bu nedenle kronik böbrek hastalığı olan kişiler için uygun değildir.
Çocuklar veya hamile/emziren bireyler için yeterli besin içeriğini sağlamaz.
Et tercihlerine bağlı olarak sodyum oranı yüksek olabilir.
Özet: Bol miktarda bitkisel gıda içeren (kalp hastalığı, belirli kanser türleri ve tip 2 diyabet riskinin daha düşük olması gibi) daha dengeli bir diyetin sağlık üzerindeki etkilerini destekleyen veriler ve çok sayıda bilimsel kanıtın aksine, etçil diyetin uzun vadeli sağlık yararları sağladığına dair uzun vadeli bir kanıt yoktur.Aksine kolon kanseri riskinin görülme sıklığında üst sıralarda yer alır.
IBS ve Besin Kısıtlamaları
IBS Belirtileri ve Tetikleyicileri
İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS), bağırsak kaslarının işlevini etkileyen ve kadınlarda erkeklerden daha yaygın görülen bir rahatsızlıktır. IBS’nin dört genel türü vardır ve her biri için farklı semptomlar vardır. Bu varyasyonlara ve cinsiyete atfedilen bazı farklılıklara (örneğin hormonların etkisi) rağmen, IBS’nin bazı tipik semptomları vardır. Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza danışmanız iyi bir fikir olabilir:
Bağırsak hareketlerinizin kıvamında veya görünümünde değişiklikler
Bağırsak hareketlerinin sıklığında değişiklik
Bağırsak hareketlerinde ağrı
Sık şişkinlik, kramp
IBS için Beslenme Yaklaşımları
IBS’de genellikle Düşük FODMAP diyetiyle başlar. Sindirim sorunları olan kişilerin emilimi zor olabilecek sorunlu şeker türlerini azaltmaya odaklanan bir beslenme planıdır. Bu yaklaşımda genellikle ilk adım bir FODMAP eliminasyon aşamasıdır ve sorunlu yiyecekleri belirlemeye yardımcı olur. Birkaç hafta sonra, diyete bazı FODMAP içeren yiyecekler yeniden dahil edilir ve semptomlar not edilir.
FODMAP’lerden kaçınmak, IBS’li bazı kişilerde semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak herkes buna yanıt vermeyebilir. Probiyotik takviyesi ve lif takviyeleri de dahil olmak üzere diğer diyet yaklaşımları da kullanılabilir.
Uzman bir beslenme uzmanından yardım almak, Düşük FODMAP diyetiyle başa çıkmayı kolaylaştırır, kişiselleştirilmiş bir plan ve destek sağlar. IBS yönetiminin bu yönüyle başarılı olma olasılığınızı artırabilir.