Dünyayı olduğu kadar ülkemizi de RETİNOL çılgınlığı sarmış durumda. Retinoik asid ve türevleri popüler olunca çok büyük ham madde firmaları dahi A Vitamini türevi olmaksızın Retinol veya bu ada benzer adlarla Pazar kapmaya çalışmaktadır. Bu gün sizlere geçmişte ROCHE un bir buluşu olan A Vitamini asidi olan bu günde DSM firmasının üreterek sattığı retinoik asid veya tretinoin in hikayesini anlatmak istiyorum.
Retinol 1970 li yıllarda Roche firması tarafından bulunan A vitamini asidi olan “Retinoic acid” diğer adıyla “Tretinoin” olarak 1975 li yıllarda piyasaya Roche un ana merkeziden RO ve bu rumuzu takip eden bir numarayla ham maddeyi temin ederek ülkemizde bir araştırmaya ön adım artmıştım. O tarihte İstanbul Üniversitesi Deri hastalıkları ve Frengi kürsüsü direktörü Prof.Dr. Osman Yemni nin asistanı Dr.Cevad El Haddavi “AKNE VULGARİS TEDAVİSİNDE RETİNOİK ASİD” adlı tezi yazmıştı. O tezin bir kopyası da çalışmada emeğim olduğu için bana hediye edilmiş olup hala kitaplığımda saklamaktayım.
Günümüzde kozmetik piyasalarında esen “RETİNOL” fırtınasına bakınca da bilen ve bilmeyenlerin yorumları ile halkın aklı karışmaktadır.
Retinoic Asid ; Vitamin A Asidi dir. Kullanıldığında cildin üst katmanını soyar ve alt katmanın daha sorunsuz olması için kullanılır. %0,025 den başlayarak %0,1e kadar kullanılmaktadır. Çok agresiv ve kısa sürede cildi soyarak adeta yanmış gibi kızarık bir görüntüye sokar. Retinoic acid den bir kademe sonrası ise RETİNOL olmakta. Daha az yakıcı ve agresiv etkiye sahip olan bir türüdür. Retinol üretim esnasında bozulmaması için “inert” ortamda üretime alınmalıdır. Bu ise hem çok pahalı hem de gereksiz bir masrafı ortaya koymaktadır. İnert ortamda üretilmediğinde ise Retinolun stabilitesi bozulmaktadır. Bu nedenle formüle Retinol konulsa da stabilitesi olmayınca bir işe yaramayacağı söylenebilir. Eğer formülde antiaging etkiye sahip başka ürünler varsa retinolün ünüyle, onların işlevi, üründeki etkiyi sanki Retinol yapıyormuş olarak tanımlanabilir. Doğru ve gerçek bir üretimde Retinoic acid kadar yıpratıcı ve agresiv olmayıp aynı maksada kullanılabilmektedir.
RETİNYL PALMITAT ise kullanımı daha yumuşak ve kolay olup daha çok kozmetiklerde tercih edilmesi gereken bir tipidir. Gerek üretim aşamasında gerekse “medikal kullanım dışında” tercih edilmesi gereken bir Vitamin A türevidir.
Hepsinin etkisi cildin kurumaya başladığı dönemde kalınlaşan tabakanın soyularak daha ince bir deri tabakasının sanki kırışıklığı gideriyor görüntüsü vermesinden başka bir etkisi olmamaktadır. Bilhassa göz kenarı kırışıklıklarında RETİNYL PALMİTAT içeren kremleri daha güvenceli olduğu ve daha sakin bir etki ile sağlığa zarar vermeden kullanılması açısından tercih edilmesi gerekir. Retinyl palmıtat hatta Vitamin A asidi ve türevleri bir Collagen booster olarak da işlevi bulunmaktadır. Ayrıca doku üstünde gelişen lekelerin giderilmesinde de kullanılabilmektedir.
Bu bilgiler DSM firmasından ve Chat GBTden alınmıştır.

