Atabay İlaç ArGe ve İnovasyon Direktörü Doğan Taşkent
Schumpeter’in 1910’larda ‘Theori der Wirtschaftliche Entwicklung’ makalesinde paylaştığı ‘pazarda başarı gösteren buluşa inovasyon denir’ tanımı son senelerde çok değişik anlamlara çekilse de sonuçta buluş yapabilmek için bilgi birikimi, pazara çıkabilmek için ticari ürün geliştirme becerisi, pazar başarısı için ihtiyacı tanımlama ve rakiplere karşı kendini konumlandırabilmek için pazarı tanımak gerekiyor. Bu yaklaşımı ilaç sektörüne yansıttığımızda ticari ilaç geliştirme becerisi akademi ve ilaç firmaları, ihtiyacı tanımlama hekim ve eczacılar, rakiplere karşı konumlandırma ise yine ilaç şirketleri tarafından yapılıyor. Burada buluş kısmı değişik alanlarda yapılabilir, fakat genellikle, Ar-Ge üzerinden yeni molekül geliştirme, Ar-Ge üzerinden formülasyon geliştirme, tedavi yöntemi teknolojisi geliştirme gibi hep teknik açıdan bakılıyor. Ama göz ardı ettiğimiz birkaç nokta daha bulunuyor ki buna örnek olarak; yeni veri bilimi ve yüksek teknolojik analitik beceriler sayesinde regülasyonun gerekliliklerini değiştirmeyi verebiliriz. Bu noktada, yüksek donanıma sahip eczacıları, ilaç geliştirme ve ticarileşme yaşam döngüsüne daha fazla entegre ederek süreç inovasyonuna gidebileceğimizi öngörebiliyoruz.
Konvansiyonel ilaç yaşam döngüsüne baktığımızda şu şekli görüyoruz:
Bu sürecin çalışabilmesi için şu paydaşların bir arada senkronize, aynı amaç uğruna ama daha da önemlisi ortak bilgi ve lisanda çalışabilmesi gerekiyor:
• Cumhurbaşkanlığı
• Sağlık Bakanlığı (TİTCK)
• Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
• Maliye Bakanlığı
• Ticaret Bakanlığı
• Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
• İlaç Şirketi (FDF)
• İlaç Etken Madde Üreticisi (API)
• Başlangıç Maddesi Kimya
Şirketleri
• Ara Kimyasal & Solvent Şirketleri
• Rafineri
• API ve Kimyasal İthalatçıları
• Analitik Laboratuvarlar (GLP
Sertifikalı)
• Üniversite Araştırması
• Finansal Kuruluşlar
• Hastaneler & Eczaneler
• Doktorlar
• Ecza Depoları
Bu kadar çok paydaşlı ve değişik regülasyona tabi bir ortamda, ortak bilgi ve lisan olgusunun, eczacılar üzerinden gerçekleşebileceği kanaatindeyim. Bu yüzden bu listede yer alan her kurum ve organizasyonda eczacılara gerek duyulduğunu düşünüyorum. Eczacıların, eczacı diploması – eczane açma – ticaret üçgeninden çıkıp, bütünsel bilgi birikimini bunun gibi değişik organizasyonların gereklilikleri ile harmanlayarak çok daha etkin bir sürecin önemli bir parçası olabileceklerine inanıyorum.