Reklamlarda görmüşsünüzdür; ünlü bir çikolata firması, soğuk havalar geldi ,C vitaminli, kara mürverli, zencefilli, ıhlamurlu pastillerle boğazınıza iyi bakın deyip duruyorlar reklamlarında.
Eczacılık Fakültesinde gördüğümüz Farmasötik Teknoloji Dersi’ndeki tanımına girmek bile istemiyorum ama Türk Dil Kurumu sözlüğündeki PASTİL tanımına bakalım:
‘’ Genellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı ağızda emilerek kullanılan ilaç.’’
İlaç diyor, dikkatinizi çekerim. Ama sermayenin umrunda mı, viral enfeksiyon mu, bakteriyel mi, gırtlak CA mı, tonsillit mi, alerjik mi?
Yine aynı firmanın bir başka reklamında , zımba gibi uyanan, kar-kış-soğuk işlemeyen adam artık yorgunluktan yakınmaya başlıyor ve eşi ona C Vitamini, D Vitamini ve çinko içeren efervesan formdaki sözüm ona bu ürünü suda eritip içince eski halinden de iyi oluyor.

Bu iki ürünün içeriklerine klinik bir yaklaşım yapalım.
Reklamını yaptıkları pastillerin ve efervesan tabletin içeriklerine bakalım.
-Kara Mürverin; diyabet ilaçlarının hipoglisemik etkinliğini artırabileceği ve immunosupresan ilaçların efektifliğini azaltabildiği yönünde çalışmalar var. Ayrıca gebelerde ve emzirenlerde kullanılması tavsiye edilmez.
_D Vitamini; yağda çözünen bir vitamin olduğu için fazlası vücutta birikir. Böbrek yetmezliği olan, karaciğerinde sorun olan hastalarda, gebelerde, emzirenlerde, Crohn Hastalığı olanlarda, safra kesesi rahatsızlıklarında, biliyer kanal hastalığı olanlarda, hiperkalsemide ya hiç kullanılmaması ya da fayda zarar oranı gözetilerek bir uzman takibinde kullanılması gerekir.
-Çinko; gebelikte, emzirmede, böbrek yetmezliğinde dikkatli kullanılmalıdır.
İçeriklerinin fazla, yanlış veya her hangi bir hastalığı olanlarda hiç kullanılmaması gerekirken, beyefendiler ballandıra ballandıra anlatıyor, boğazınıza şöyle iyi gelir, halsizliğe iyi gelir, kışa zımba gibi girersiniz diye.
Halsizlik ve yorgunluk ; kanser dahil anemi gibi, kronik bir rahatsızlık gibi en ölümcül hastalıkların bile belirtisi olabilir.
Eczanemize gelen hastanın klinik tablosu ve anlattıklarına bakarız bizden bir vitamin takviyesi istediğinde , hemen çıkarıp vermeyiz. Önce bir dinleriz, nedir şikayeti, ne zamandır böyle diye.
Geçen gün o malum zincir kozmetik mağazalarından birisini dolaştım. Pharmaton istedim verdi mağaza görevlisi, ama ben aspirin kullanıyorum bir şey olur mu dedim, ne alakası var bu vitamin dedi görevli, tabi ben kalsın teşekkür ederim dedim. İçeriğindeki Panax Ginsengin, asetil salisilik ile kullanıldığında kanama riski olabileceğini söylemesini beklemiyordum elbette ama o kozmetik mağazalarından veya internetten alınan ürünleri aslında ilaçları da desek yanlış olmaz, bilmediğimiz nelere yol açtığı veya açabileceğini düşündüm de içim ürperdi yeminli bir sağlık profesyoneli olarak.
OTC ürünlerine sahip çıkalım, Eczacının danışmanlığında kullansın vatandaşlarımız. Ama bunun için hep dediğimiz gibi; önce biz bilgili olacağız sonra hastalarımıza en doğru bilgiyi vereceğiz.
En büyük gücümüz güven olmalı; bunun içinde hastalarımıza gerekirse ve yeri geldiğinde ,ilk etapta o vitamini vermeyip, önce bir tahlil yaptırmakta fayda var diyebilmeliyiz. İşte o noktada hasta görecek ki eczacısı için önemli olan satış yapmak değil, hastanın sağlığı.
İşte o aşamaya gelebilirsek, ne çikolatacılar, ne o büyük zincir market-kozmetikler ne de internette sağlığı sömürerek satış yapan siteler karşımızda durabilir.
Ve o zaman kazananan HALK SAĞLIĞI ve ECZACILIK olacaktır.
Sevgi ve umutla..