Konu Hakkında TEİS’ in TİTCK Başkanlığı’ na Yaptığı Başvuru Yazısı:
17/06/2025
TEİS2025-48
T.C.SAĞLIK BAKANLIĞI
TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU BAŞKANLIĞI’NA
Konu: Eczane Ruhsat Sertifikalarının Hacze Konu Edilememesi Hk.
Son dönemde farklı illerde İl Sağlık Müdürlükleri aracılığıyla tarafımıza ulaşan bildirimlerde, icra mahkemelerince verilen kararlar doğrultusunda bazı eczacılara ait “eczane ruhsat sertifikalarına” haciz şerhi konulması taleplerinin iletildiği, bu doğrultuda da ilgili ruhsatların asıllarının İl Sağlık Müdürlüklerine teslim edilmesinin istendiği görülmektedir. Ancak eczane ruhsat sertifikası, eczacının yalnızca maddi mülkiyetini gösteren bir belge değil; halk sağlığı hizmeti sunma yetkisini tanımlayan, kişiye sıkı surette bağlı ve kamu hizmeti niteliği taşıyan bir mesleki faaliyet belgesidir. Eczane ruhsatı, bir ticari enstrüman değil, Anayasa ile teminat altına alınmış meslek icra hakkının belgesi olup hacze konu edilmesi mümkün değildir. Şöyle ki:
6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun uyarınca, eczacılık mesleği yalnızca eczacılık fakültesi mezunları tarafından yürütülebilmekte olup, eczane açma hakkı da yalnızca bu kişilere tanınmıştır. Bu durum, eczacılık hizmetinin kamu sağlığına yönelik bir hizmet olması gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla eczane ruhsatı, bir mülkiyet senedi değil, kamu hizmeti yürütme ehliyetinin belgesidir ve eczacının şahsına sıkı surette bağlıdır. Bu niteliğiyle devri, satışı, rehnedilmesi veya haczi hukuken mümkün değildir.
T.C. Anayasası’nın 48. maddesi kapsamında “herkesin dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyeti” ile 49. Maddesi uyarınca “çalışma hakkı ve ödevi” anayasal güvence altına alınmıştır. Eczane ruhsatına haciz konulması, kişinin temel bir anayasal hakkı olan “çalışma ve meslek icra etme özgürlüğü ”nün doğrudan engellenmesi anlamına gelmektedir. Zira eczacının ruhsatı üzerindeki tasarruf hakkının kısıtlanması; eczanenin devri, nakli gibi temel mesleki haklarını doğrudan engellediği gibi, eczacının hastanelerde, ilaç sanayiinde veya diğer sağlık sektörlerinde çalışma hakkını da fiilen ortadan kaldırmaktadır. Bu durum yalnızca ticari değil, aynı zamanda kişinin mesleğini serbestçe seçme ve yürütme özgürlüğünün ihlali anlamına gelmektedir. Dolayısıyla, eczane ruhsatına yönelik haciz işlemleri, fiilen meslekten men anlamı taşımakta olup, Anayasa’nın 48. ve 49. maddelerine açıkça aykırılık teşkil etmektedir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82. maddesi, haczi caiz olmayan mal ve hakları düzenlemekte olup, “kişinin mesleğini icra etmesi için zorunlu olan eşya ve araçlar” açıkça haczedilemeyecekler arasında sayılmıştır. Eczane ruhsatı, eczane sahibi eczacının mesleğini icra edebilmesi için yegâne araç olduğundan, bu hüküm kapsamında hacze konu edilmesi mümkün değildir.
Yargıtay içtihatlarında da, şahsa sıkı surette bağlı olan, kamusal niteliği haiz ve devri hukuken mümkün olmayan belgelerin haczedilemeyeceği açıkça ifade edilmiştir. Noter ruhsatı, avukatlık ruhsatı, doktor diplomaları gibi belgeler örnek gösterilerek bu tür belgelerin özel hukuki işlemlere ve cebrî icra işlemlerine konu olamayacağı vurgulanmıştır. Bu bağlamda eczane ruhsatı da aynı statüde değerlendirilmeli ve aynı şekilde korunmalıdır.
Yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri ve anayasal ilkeler doğrultusunda, eczane ruhsat sertifikalarının icra/haciz işlemlerine konu edilmesi hukuken mümkün değildir. Bu belge, bir işletme devri belgesi değil, kamu hizmeti yürütme yetkisinin somut ifadesidir. Eczane ruhsatlarına yönelik haciz uygulamaları, yalnızca eczacılık mesleğini değil, halk sağlığını da doğrudan tehdit eden bir uygulamadır.
Bu bağlamda, Anayasa ile güvence altına alınmış olan meslek icra hakkının belgesi niteliğindeki eczane ruhsatlarının hacze konu edilemeyeceği hususunda tarafınıza bildirimde bulunan icra dairelerine gerekli itirazî cevabın verilmesi; halihazırda ‘hacizli’ olarak işaretlenmiş eczane ruhsatlarında yer alan bu işlemlerin iptali için gerekli iş ve işlemlerin ivedilikle başlatılması; ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması suretiyle eczacıların meslek icra haklarının engellenmesinin ve eczane ruhsatlarının mahkeme kararıyla haczedilmesinin önüne geçilmesi için gerekli hukuki düzenlemelerin yapılmasını, ayrıca bu hususta hukuk müşavirliğinizin görüşlerini tarafımıza ve Kurumunuz taşra teşkilatına gönderilmesi hususlarında gereğini arz ve talep ederim.
ECZ. NURTEN SAYDAN
TÜM ECZACI İŞVERENLER SENDİKASI
GENEL BAŞKANI