Biz eczacılar, sağlık sistemi içindeki vazgeçilmez yerimizle ve çalışma azmimizle tüm diğer sağlık çalışanları ile toplumumuza değer katmaya devam ediyoruz. Bizim EN BÜYÜK SERMAYEMİZ MESLEĞİMİZ. Mesleğimize duyduğumuz inanç ve hizmet aşkı ile toplumumuza hizmet ediyoruz.
Bizler, birinci basamak sağlık hizmet sunucusu olarak sorumluluğumuzu her zaman layıkıyla yerine getirdik ve getirmeye de devam ediyoruz.
Ülkemizde Bilimsel Eczacılığın başlangıcı olarak kabul ettiğimiz tarih 14 Mayıs, Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane bünyesinde “Eczacılık Sınıfı”nın açıldığı tarih. Tıp eğitiminden ayrı ve farklı bir şekilde özelleştirilmiş bir eğitim dalı verilmesi için açılan “Eczacılık Sınıfı”nın açılmasını bir milat kabul ediyoruz ve 1968 yılından bu yana 14 Mayıs’ı Bilimsel Eczacılık Günü olarak kutluyoruz.
Her yıl, 14 Mayıs’ı içine alan haftayı gururla ve coşkuyla ortak bir tema çerçevesinde çeşitli etkinliklerle kutluyoruz. Bölge Eczacı Odaları’mız da aynı şekilde birçok etkinlik ve faaliyete imza atıyorlar. Bu yıl belirlediğimiz ana temamız, ECZACI; BİLİMİN IŞIĞINDA, TOPLUMUN KALBİNDE, İLACIN OLDUĞU HERYERDE .
Bu içerik ve slogan ile yürüttüğümüz kampanyamız doğrultusunda Türkiye genelindeki 29.400 eczanemize basılı afişler gönderdik. Ülkemizdeki tüm eczanelerin vitrinlerinde bu afişlerin olması, mesleki birlikteliğimizin gücünü ve dayanışmanın önemini gösteriyor.
Bilimsel Eczacılığın 184. yıldönümünde de mesleğimize ve meslektaşlarımıza duyulan güven elimizdeki en önemli güç. Bu güç bizlere, mesleğimizin geleceği için ve gelecek nesiler için çalışma azmi aşılıyor. Biz eczacılar, meslekî tarihimizde çok özel bir yere sahip olan bugünü, bölge eczacı odalarımız, eczacı kooperatiflerimiz, eczacılık fakültelerimiz ve 46 bini aşkın meslektaşımız ile birlikte bir kez daha kutlamanın kıvancını yaşıyoruz.
Toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi, daha nitelikli bir sağlık hizmeti sunulması ve daha iyi bir sağlık ortamının tesisi için yoğun çaba sarf eden bir mesleğin mensubu olmanın gururuyla yolumuzda yürümeye devam edecek, nice 14 Mayıs’ları yine hep Birlik’te kutlayacağız. Bu vesile ile mesleğimizin ve meslektaşlarımızın bugünü ve geleceği hakkında bazı konulara değinmekte fayda görüyorum.
Hepimizin bildiği üzere yaşadığımız deprem felaketi tüm ülkemizi yasa boğdu. Ülke ve millet olarak içinde düştüğümüz çaresizlik hali belki de en önemli ders oldu bize. Yaşadıklarımız ve halen yaşıyor olduğumuz durumlar, bundan sonra yaşanacak afetlere hazır olma gerekliliğini bir kez daha bizlere gösterdi.
Biz eczacılar; pandemi, sel, deprem ve diğer afetler gibi olağan dışı durumlarda çok hızlı ve çok iyi organize olabildiğimizi ve her koşulda ilaç eczacılık hizmetlerini en iyi şekilde sunabildiğimizi sayısız kere gösterdik.
Biz eczacılar, büyük deprem felaketinde toplum sağlığını korumak adına en hızlı harekete geçen meslek gruplarının en başında geldik. Türk Eczacıları Birliği ve Bölge Eczacı Odaları’mızla birlikte, 46 bini aşkın meslektaşımızın desteği ile vatandaşlarımızın yaraları sarmak için ilk gün itibariyle organize olduk. Gezici TIR eczanemiz ve 28 adet sahra eczanemizle depremin ilk gününden itibaren 74 gün boyunca kesintisiz ve ücretsiz olarak 7/24 ilaç eczacılık hizmeti sunduk. Bölge Eczacı Odaları’mız ile birlikte koordine ettiğimiz Türkiye’nin dört bir yanından gelen yaklaşık 4.500 gönüllü meslektaşlarımızla deprem bölgesinde 74 gün boyunca sağlık nöbeti tuttuk. Uluslararası kuruluşların da takdirini kazanan organizasyon tecrübelerimizle halkımızı hiçbir koşulda ilaçsız bırakmadık.
İlaç ve tıbbi malzemelerinin tedarikinin sürekliliğinin sağlanması için Birliğimizin başlattığı ve meslektaşlarımızın bağış yaptığı “Afet Yardım” Kampanyası” sayesinde bölgedeki vatandaşlarımız ilaç ve tıbbi malzemelere ücretsiz erişebildi.
Ayrıca meslektaşlarımızın bağışladığı ilaç ve tıbbi malzemeler ile diğer ihtiyaç malzemelerinden oluşan yardımlarımızı da iki ayrı seferde, ücretsiz bir şekilde Birliğimize tahsis edilen 50 tonluk kargo uçağı ile bölgeye ulaştırdık.
Depremden bütün vatandaşlarımızın olduğu gibi bölgede bulunan eczacılarımız ve aileleri de ciddi anlamda etkilendi. Depremde, 44 meslektaşımızı, 21 eczacılık fakültesi öğrencimizi ve eczane teknisyenlerimizi yitirdik. Her birini saygı minnet, rahmetle bir kere daha anıyoruz.
Birliğimizin önceki hizmet binasını 250 yatak kapasiteli Afet Sonrası Barınma Merkezine dönüştürdük. Afet Sonrası Barınma Merkezimiz, deprem bölgelerinden Ankara’ya gelen ve barınma ihtiyacı bulanan meslektaşlarımıza, eczacılık fakültesi öğrencilerimize ve ailelerine ihtiyaç duydukları süre boyunca tahsis edildi.
Depremden etkilenen bölgelerdeki eczanelerimizin hasar tespitleri, ilgili Bölge Eczacı Odaları’mızla koordinasyon halinde bölgelerimizden Birliğimize başvuran meslektaşlarımızla birlikte gerçekleştirildi.
Merkez Heyeti’mizin aldığı karar doğrultusunda 11 ilimizden eczaneleri ağır hasarlı, yıkılmış veya yıkılacak olan 493 eczacımıza eczane başına 250.000 TL tutarında olmak üzere, toplam 123.250.000 TL geri ödemesiz nakit afet desteği sağlandı.
Depremde vefat eden meslektaşlarımızın tümünün aileleri ile irtibat sağlanarak 1.250.000 TL toplam tutarda vefat yardımı gerçekleştirildi.
Depremde hayatını kaybeden meslektaşlarımızın çocuklarına Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti kararı uyarınca öğrenim hayatları boyunca burs imkânı sağlandı.
Depremin yaşandığı ilk süreçlerden itibaren Ecza Kooperatiflerimiz, Dağıtım Kanalları ve İlaç Sanayii temsilcileri ile gerçekleştirilen görüşmelerle bölgelerdeki meslektaşlarımızın ödeme kaynaklı mağduriyetler yaşamamaları adına çalışmalar yürütüldü.
İlerleyen süreçlerde mesleklerini farklı bölgelerde icra etmek isteyen meslektaşlarımızın başka bölgelere nakil hakları ile ilgili taleplerimiz yazılı ve sözlü olarak Kurum yetkilerine aktarıldı, son olarak 27 Nisan 2023 tarihinde Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti ve Denetleme Kurulu üyeleri, depremden etkilenen bölgelerimizin Bölge Eczacı Odası başkanları ve İl sağlık Müdürlükleri yetkileri ile kapsamlı bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi. Meslektaşlarımızın yaşadığı sıkıntıların detaylı olarak Kurum yetkilileri ile bir kere daha paylaşıldığı bu toplantı sonrasında gerekli düzenlemelerin yapılarak Birliğimizin bilgilendirileceği belirtildi.
Uluslararası Eczacılık Federasyonu temsilcileri ile pek çok görüşme ve toplantı gerçekleştirilerek ülkemizde yürütülen çalışmalar destek ihtiyacı duyduğumuz konular gündem edildi.
Dayanışmanın ve birlikte hareket etmenin önemini bilen biz eczacılar, mesleğimize ve meslektaşlarımıza her zaman sahip çıktık çıkmaya da devam ediyoruz
Biz eczacılar, meslek örgütümüz ile birlikte hareket etmenin ne kadar önemli olduğunu ve ancak örgütlü olunduğunda haklarımıza sahip çıkabileceğimizi en iyi bilen meslek grubunu oluşturmaktayız. Bunun en güzel örneğini 27 Kasım 2022’de herkese gösterdik. Türkiye’nin dört bir yanından gelen 20 bini aşkın meslektaşımızla alanlara sığmadık, haklı taleplerimizi en güçlü şekilde dile getirdik.
Birlik’te hareket ederek, 14 yıldır değişmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi’ni 8 ayda 3 kez değiştiren itici gücü oluşturduk.
Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol revizyonunu imzaladık. Buna göre eczacı indirim oranlarına esas olan satış hasılat baremleri %36,08 oranında artırıldı. Reçete hizmet bedellerine tüm baremlere artı 2,50 TL eklenecek şekilde bir artış yapılması sağlandı.
Bizlerin, mücadelesini halen vermekte olduğumuz çok sayıda haklı talebimiz var. Bu taleplerimizin karşılığını yine hep Birlik’te alacağız:
Kamuda görev yapan eczacılarımızın uğradıkları hak kayıplarının giderilmesi ve özlük haklarının iyileştirilmesi için yaptığımız girişimlerin takipçisiyiz. Sağlık ve tedavi hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olan kamudaki meslektaşlarımız hak ettikleri değeri görene kadar da mücadelemiz devam edecek.
Hastalarımızın ilaca erişiminin önündeki engellerin kaldırılması ve ilaç yokluklarının kalıcı bir şekilde son bulması için tüm paydaşların içinde bulunduğu yeni bir modelin kurgulanması gerekmektedir. Bu politikaların yeniden tanımlanması, hastalarımızın yenilikçi tedavilere erişimi açısından da kritiktir.
Kontrolsüzce açılan eczacılık fakülteleri ciddi bir istihdam sorunu yaratmaya devam etmektedir. Uluslararası standartlarda kaliteli eczacılık eğitiminin sağlanması ve mesleki sürdürülebilirlik için, ülkemizde yeni eczacılık fakültelerinin açılmaması gerekmektedir. Yeni mezunlar için, artık yeni istihdam politikaları hayata geçirilmeli, kamu kuruluşlarında, özel hastanelerde ve devlet hastanelerinde eczacı sayısı artırılmalıdır. İlaç sanayinde, ilacın gerçek uzmanı olan eczacıların daha fazla görev almasını sağlayacak kapsamlı istihdam politikaları hayata geçirilmelidir.
Sağlık taraması, ilaç yönetimi, sağlığın teşviki ve geliştirilmesi yönünde eczacılar aracılığı ile sunulan eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin etkin şekilde yürütüldüğü ülkelerde bu hizmetlerin akılcı ilaç kullanımına, kaynakların etkin kullanımına ve sağlık çalışanları üzerindeki iş yükünün hafifletilmesine sunduğu katkılar açıktır. Eczanelerimizden sunacağımız koruyucu sağlık hizmetlerinin ve hastalık yönetim programlarının ilgili mevzuat düzenlemeleri ile nitelikli, standardize ve erişilebilir hale getirilmesi bir yandan toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi hedefine katkı sağlayacak bir yandan da hizmet başına alınacak meslek hakkı ile eczacılık hizmet sunum süreçlerimizi destekleyecektir.
Son dönemde meslektaşlarımıza yönelik şiddet olaylarında ne yazık ki ciddi bir artış bulunmaktadır. Birinci basamak sağlık danışmanı olarak sağlık hizmeti veren eczacılarımızın sundukları bu hizmetin güvenli ortamlarda yerine getirilebilmesinin yetkili makamların görev ve sorumluluğunda olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz. Eczanelerimizde yaşanan şiddet olaylarının durdurulması için gereken önlemlerin acilen alınması gerekmektedir.
Bizler, mesleğimiz için var gücümüzle çalışma kararlığındayız. Evet, güncel birçok sorunumuz var. Ama Türk Eczacıları Birliği’nin bunların hepsiyle uğraşacak ve çözüme kavuşturacak iradesi ve gücü mevcut. Tüm bu sorunlara çözüm arayışı içinde aynı zamanda mesleğimizi geleceğe taşıyacak projeler üretmeye devam ediyoruz.
Gelecek nesillere nasıl bir eczacılık mesleği bırakacağımız bizlerin bugünkü çabalarına ve girişimlerine bağlı. Her zaman söylediğimiz gibi, geleneğimizden aldığımız güçle sorunlarımızı aşacak, bu gelenekle her zaman geleceğe odaklanmaya devam edeceğiz.
Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odası olarak bizler diyoruz ki;
Eczacı; bilimin ışığında, toplumun kalbinde, ilacın olduğu heryerde.
Bilimsel Eczacılığın 184. yılında da #eczacıheryerde, ÇÜNKÜ #eczacışart.
Bu sayıda bizlere yer verdikleri için, Eczacı Dergisi’ne teşekkür ediyor, bu vesileyle tüm meslektaşlarımın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü’nü kutluyorum.