Veni Vita Health Genel Müdürü Beril Koparal Ergün ile koruyucu sağlığın önemini konuştuk. Sorularımızı yanıtlayan Ergün, “Koruyucu / önleyici sağlık tüm toplum için çok önemli. “wellness” bilinci geliştikçe bu konuda daha ileri gideceğiz” dedi.
Öncelikle “wellness” tam olarak ne demektir? Farklı bir bakış açısı mı, bir yaşam biçimi mi?
“Wellness (iyilik hali)” dediğimiz kavram aslında koruyucu sağlığın popüler tanımı. Hayatımızı bazı yerlerde 7 bazı yerlerde de 9 başlık altında incelenen iyi yaşam kriterlerine göre yaşamamızın yollarını ifade ediyor. Bu başlıklardan en çok konuştuğumuz bedensel iyilik hali olsa da ruhsal, zihinsel, ekonomik gibi çok farklı iyilik hallerinden bahsediyoruz. Her bir başlık altında konuştuğumuz konular ayrı olsa da genel anlamda insanın hasta olmadan tam bir iyilik hali ile yaşamına devam etmesini sağlamaya yönelik bir stratejiler bütünü. Farklı bir bakış açısı demek çok doğru olmaz. Herkesin başaramadığı bir yaşam biçimi. Tüm bileşenleri başarabilmek kolay değil ancak çaba sarfetmek gerekli. Özellikle de fiziksel iyilik hali ile ilgili olanları ve diğerlerini de eklemeye çalışmak lazım.
Besin desteği konusunda çok bilgi kirliliği var. İyi bir yaşam için “wellness” bilinci ile yola çıkan biri olarak bu konuda neler yapıyorsunuz? İlgili kurumlar tarafından neler yapılmalı?
Bu gerçekten çok önemli bir konu. Pandemi ile iyice artan besin desteği kullanma alışkanlığı, bilgi kirliliğini de artırdı. Bir taraftan ilgi çekici bir konu bir taraftan dijital dünyanın bilgi üretme ve tüketme hızı bazı konuları iyice karmaşıklaştırdı. Popüler bir konu haline gelince de bunu fırsat bilen bir çok bilgisi eksik kişi de konuşmaya başladı. Dolayısıyla doğru bilgi ve yanlış bilgi de aynı ortamda karıştı. Ben kendi eğitimini aldığım ve yıllardır çalıştığım konularda özellikle de gerçekten dinleme ve anlamanın olduğu ortamlarda konuşmalar yapıyorum. Zaman zaman yine ciddiyetine inandığım dergilerde yazılar yazıyorum. İlgili kurumlar sıkı denetimler uygulamalı. Özellikle de dijital dünya bu konuda çok kirli. Internet ve sosyal medyada yer alan ve sağlık profesyoneli olmayan kişileri yakından takip edip denetlemeli.
Uzun yıllardır besin desteği pazarında farklı görevlerde bulundunuz. Geçen bu yıllar içinde besin desteği pazarı ne gibi değişimler yaşadı? Gelecek için Türkiye’de bu pazar için neler yapılmalı?
Besin desteği pazarı, özellikle de pandemide “wellness” farkındalığının artması ile birlikte hızla büyüdü. Bununla birlikte bilinç, farkındalıkla aynı düzeyde artmadı. Bilincin artması için daha zaman gerekli. Bilincin artması için de besin destekleri modanın ötesine geçip insanların yaşam stili içerisinde yer bulmalı. Gelecekte bu pazar için daha fazla kontrol sağlanmalı. Kontrol bir taraftan ürünlerin içerikleri ile ilgili diğer taraftan ise dijital ortamda yazılanlar hakkında olmalıdır.
Neden besin takviyeleri kullanmalıyız ve kullanırken nelere dikkat etmeliyiz?
Besin takviyesi dediğimiz ürünler beslenmemizde eksik kalan içerikleri yerine koyma amaçlıdır. Örneğin yeterince balık yemediğimiz için Omega-3 eksiğimizi tamamlamak için besin takviyesi almalıyız. Aynı şekilde yeterince sebze ve meyve yemediğimiz için multivitamin / mineral almamız gerekir. Besin takviyeleri kullanırken mutlaka bir sağlık profesyoneline danışmalıyız. Eksiklerimizi bir sağlık profesyoneline danışarak belirlemeli ve bunları desteklemek için gerekli olan ürünlere beraber karar vermeliyiz.
Kadın olarak iş dünyasında ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Sektörünüzde daha yeni olan kadınlara neler tavsiye edersiniz?
Kadın olarak iş dünyasında çoğumuzun yaşadığı cam tavanları ben de yaşadım. Benim cam tavanım yükselme noktasında değildi. Kendi işimi kurduğum için işlerin büyümesi ile ilgili cam tavanlarla karşılaştım. Özellikle ilk zamanlarda işlerin daha zor ve daha az bütçeli olanları bana verilirken, daha büyük ve yüksek bütçeli olanlar erkeklere verilirdi. Yeni olanlar kendilerine güvensinler ve bir pozisyona başvurmak için tereddüt etmesinler. Erkekler bir pozisyon için gerekli niteliklerden bir kaçına sahip olduklarında başvurmaktan çekinmezken, kadınlar tüm niteliklere sahip olmayı bekliyorlar. Beklemesinler… Ayrıca kadınlar “networking” konusunda da zayıf kalıyorlar. Özellikle iş hayatının ilk yıllarında ev, eş ve çocuklar ile ilgilenmek nedeniyle kadınlar “networking” konusunda erkeklerden geride kalıyorlar. Bu konuyu da önemsesinler. Bir de sürekli olarak ve farklı alanları da dahil ederek kendilerini geliştirsinler. Sürekli gelişim günceli takip etmek ve fark yaratmak için çok önemlidir.
Sosyal sorumluluk yönü de oldukça güçlü olan bir isimsiniz. Bu alandaki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Yönetim Kurulu’nda Kadın Derneği ve PWN İstanbul yönetim kurulu üyesiyim. Bu iki dernekte iş hayatındaki kadınların güçlendirilmesi üzerine çalışıyoruz. Yönetim Kurulu’nda Kadın Derneği’nde daha fazla kadının yönetim kurullarında yer alması için çalışıyoruz. PWN İstanbul’da ise iş hayatındaki kadınların ileriye taşınması için projeler yapıyoruz. “Sağlığa Yön Verecek Kadın Liderler” ve “İşimin Patronuyum” projeleri son dönemde yaptığımız ve oldukça güzel sonuçlar elde ettiğimiz projeler. Bunun dışında “Yeşil Dönüşüm Platformu” isminde bir oluşumumuz var. Temel amacımız sürdürülebilirlik kültürünü şirketlerde yerleştirmek ve “yeşil yakalı çalışanlar” yetiştirmek. Ayrıca Pembe Hanım Kanser Hastaları ve Yakınlarıyla Dayanışma Derneği, Kadıköy Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği ve Köy Öğretmenleri ile Haberleşme Derneği’nde yönetim kurulu üyesi olarak farklı çalışmaların içinde yer alıyorum. Sivil Toplum Kuruluşları’nda çalışmanın bir “pay back (geri verme)” olduğuna inanıyorum. Bu konunun da özellikle “wellness”ın sosyal iyilik haline katkısı büyük.
Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?
Koruyucu / önleyici sağlık tüm toplum için çok önemli. “wellness” bilinci geliştikçe bu konuda daha ileri gideceğiz. “wellness”ın sadece fiziksel iyilik haline değil diğer bileşenlerine de daha çok odaklanmalıyız. Özellikle zihinsel iyilik hali, gelecek için çok önemli konulardan bir tanesi. Önümüzdeki yıllarda daha fazla zihin sağlığı problemi ile karşılaşacağımız ön görülüyor. Diğer taraftan pandemi sırasında etkilerini daha iyi farkettiğimiz sosyal iyilik hali de başka bir odak olacak. Birbirimizle olan olumlu etkileşimlerimiz iyilik halimize çok ciddi katkıda bulunuyor.
