C vitamininin bağışıklığa olan katkısı çok uzun bir zamandır bilinmektedir. Çok sayıda fizyolojik reaksiyonda antioksidan ve kofaktör görevi görür. Konakçı savunmasını enfeksiyona karşı destekler ve konakçı hücreleri enfeksiyon kaynaklı oksidatif strese karşı koruyabilir. Serbest radikallerin temizlenmesi, proinflamatuar sitokinlerin gen ekspresyonunun azaltılması ve belirli hücre tiplerinde mikrobiyal öldürmenin artırılması gibi etkiler ile bağışıklık sistemine katkıda bulunur1.29 çalışmanın (n = 11.306) 2013’de yapılan bir meta-analizi, düzenli olarak C vitamini takviyesi (en az 200 mg/gün) alan yetişkinlerde soğuk algınlığı semptomlarının süresinde %8 azalma olduğunu göstermiştir2. CITRIS-ALI çalışmasında sepsis ve ARDS görülen hastalarda, 96 saat boyunca her 6 saatte bir intravenöz (IV) C vitamininin 50 mg/kg verilmesinin, hastalardaki plaseboya kıyasla hastalık şiddeti skorlarını, C-reaktif protein seviyelerini veya trombomodülin seviyelerini önemli ölçüde değiştirmediğini göstermiştir. Ancak aynı çalışmada tüm nedenlere bağlı ölüm oranını azalttığı, yoğun bakım ünitesi dışında geçen tedavi süresini kısalttığı görülmüştür3.
Yüksek doz intravenöz C vitamini, Çin’de orta ila şiddetli 50 COVID-19 hastasının tedavisinde başarıyla kullanılmıştır. Kullanılan dozlar, 8-10 saatlik bir süre boyunca verilen günde 10 g ile 20 g arasındadır. Oksijenasyon indeksi gerçek zamanlı olarak düzelmiş ve sonunda tüm hastalar şifa ile taburcu edilmiştir4. Ancak bu kadar çarpıcı sonuçları olan bu araştırmanın hala preprint olması düşündürücüdür. Aslında, yüksek doz c vitamini, yıllardır klinik olarak kullanılmaktadır. NIH uzman paneli dokümanı, bu rejimin (1,5 g/kg vücut ağırlığı) güvenli olduğunu ve ciddi yan etkileri olmadığını belirtmektedir5. Halen, COVID-19 tedavisinde c vitamini kullanımını araştıran birçok klinik çalışma devam etmektedir. Günümüzde bazı hastaların bu yüksek dozlara ulaşmak için çok yüksek dozlarda c vitamini tablet kullandıklarını görüyoruz. Oral yolla bu dozlara ulaşmak imkansızdır. Bu dozların oral alınmaya çalışması ile şiddetli gastrointestinal yan etkiler görülebilir. Özellikle mide bulantısı, kusma, mide ekşimesi, karın krampları görülebilir. Aynı zamanda oksalat seviyesi yüksek olan hastalarda böbrek taşı oluşumuna neden olabilir6. C vitamini düzeyi enfeksiyon sırasında azalır ve sigara içen bireylerde c vitamini düzeyinin düşük olduğu bulunmuştur7. Eczacıların danışanlarını günlük uygun dozlarda c vitamini almaları konusunda yönlendirmesi önemlidir.
D VİTAMİNİ
D vitamini, yağda çözünen bir vitamindir. Takviyeler ve gıdalarda vitamin D2 (ergokalsiferol) ve D3 (kolekalsiferol) olarak bulunur ve her ikisi de aktif form olan kalsitriole metabolize olması gerektirir8. D vitamini düzeyinin >20 ng/mL olması yeterli, 20-12 ng/mL olması yetmezlik, <12 ng/mL olması ise eksiklik, 100 ng/mL üstündeki değerler ise kalsiyum alan hastalar için riskli değer olarak tanımlanmıştır9. Uluslararası Osteoporoz Vakfı [IOF], Amerikan Geriatri Derneği [AGS]) yaşlı erişkinlerde düşme ve kırık riskini en aza indirmek için minimum 30 ng/mL (75 nmol/L) seviyesinin gerekli olduğunu bildirmektedir10. Diğer ülkelerde D vitamini için önerilen değerin 75 ve üzeri olduğu konusunda yanlış bilgiler gerek sosyal medya, gerekse hastaların birbirini bilgilendirmesi nedeni ile yayılmaktadır. Ancak bizim bir referans değere bakarken ilk bakmamız gereken şey birimidir. 75 nmol/L olan referans değer 30 ng/mL eş değerdir.
D vitamini yetersizliğinin bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini birçok çalışmada gösterilmiştir. D vitamini, hücrenin fiziksel bariyer bütünlüğünün korunmasına, gelişmiş antimikrobiyal peptid ekspresyonuna, makrofajlar ve monositler yoluyla doğuştan gelen bağışıklığımızın arttırılmış aktivitesine katkıda bulunur. Dendritik ve T hücreleri gibi doğuştan gelen ve uyarlanabilir bağışıklık ile ilgili hücrelerin değişen tepkisini düzenler. Daha tolere edilebilir bir antiinflamatuar yanıt oluşmasını sağlar11–14. D vitamini sentezlemek için gerekli olan güneş ışığı 290-315 nm dalga boyunda olmalıdır. Ancak bu dalga boyundaki güneş ışığı kuzey yarım küreye nisan ve ekim ayları arasında gelmektedir15. Bu durum ise kış aylarında bağışıklık sistemimizin zayıflaması ve sık hasta olmamızın nedenlerinden biri olabilir.
Gözlemsel verilere göre D vitamini seviyelerini yetersiz olması akut solunum yolu enfeksiyonları ile ilişkilidir ve hastalar ARDS riski altında olabilir16,17. 25 çalışmanın dahil edildiği ve 10.000 fazla hasta verisinin değerlendirildiği bir meta-analizde oral vitamin D3 desteğinin akut solunum yolu enfeksiyonu riskini azalttığı sonucuna varıldı. Başlangıçtaki 25-hidroksivitamin D seviyeleri <25 nmol/L (olduğunda ve günlük (400 ila 4000 IU arasında değişen D vitamini oral dozları) veya haftalık doz uygulamasının bolus mega dozlu rejimlere göre etkiler daha güçlü bulunmuştur18.
FEBS Journal’da yayınlanan bir çalışma düşük plazma D vitamini düzeylerinin COVID-19 enfeksiyonu ve hastaneye yatış için bağımsız bir risk faktörü olduğunu göstermiştir. Büyük popülasyonda yapılan (7807 Hasta) çalışmada, COVID-19 pozitif hastaların, büyük bir oranının düşük plazma D vitamini konsantrasyonlarına sahip olduğu bulundu. Çalışma ayrıca düşük plazma D vitamini seviyelerinin, COVID-19 enfeksiyonu için hastaneye yatma olasılığının artmasıyla ilişkilendirdi19. Belçika ve endonezyada yapılan retrospektif çalışmalarda COVID-19 pozitif hastalarda D vitamini düzeyi negatif olanlara göre düşük bulmuştur ve D vitamini düzeyi düşük olan erkek hastalarda ölüm oranı daha yüksek bulunmuştur20. Kesitsel çalışmalarda ise D vitamini eksikliği ile COVID-19 enfeksiyonu ve şiddeti ilişkili bulunmuştur.
D vitamini eksikliği riski olan kişiler için önerilen günlük D vitamini miktarı:
-
0-1 yaş 400-1000 IU
-
1-18 yaş 600-1000 IU
-
>18 yaş 1500-2000 IU
-
Gebelik 1500-2000 IU
-
Laktasyon 1500-2000 IU
D vitamini eksikliği riski olmayan ama kemik sağlığını ve kas sağlığını korumak için 19-50 yaş arasındaki hastaların günlük alması gereken miktar ise 600 IU’dir. 50-70 yaş arası için en az 600 IU, 70 yaş üstü için en az 800 IU D vitamini günlük olarak alınması önerilir. Günlük 4000 IU yüksek doz, 10000 IU ise güvenli maksimal doz olarak kabul edilir21.
D vitamini düzeyi <12 ng/mL (30 nmol/L) olan hastalar için önerilen yaklaşım, 6-8 hafta boyunca haftada bir kez 50.000 IU (1250 mikrogram) D2 veya D3 vitamini alınmasıdır. 8 haftalık tedavi sonrasında 800 IU günlük doz ile tedaviye devam edilebilir. D vitamini düzeyleri 12-20 ng/mL arasında olan kişiler için, günlük 800-1000 IU (20-25 mikrogram) ile başlangıç takviyesi yeterli olabilir. 3 aylık tedavi sonrasında hasta d vitamini düzeyi ölçtürmelidir. D vitamini seviyeleri 20-30 ng/mL (50-75 nmol/L) olan kişiler için, günlük 600-800 ünite (15-20 mikrogram) D3 vitamini takviyesi yeterli olabilir. Mega dozlarda tedavi malabsorbsiyon sorunu olan hastalar için önerilir21.
D vitamini sağlıklı bir bağışıklık yanıtı için oldukça önemlidir. Sağlığımızı korumak için yeter d vitamini almaya özen göstermemiz gereklidir.
Çinko:
Çinko, viral replikasyonu ve nazofaringeal mukozaya yapışmayı inhibe ettiği varsayılan ve bu mekanizma yoluyla, soğuk algınlığının yönetiminde değerlendirilen bir mineraldir22,23.Bazı sistematik derlemelerde çinko, soğuk algınlığı semptomlarının süresi ve şiddetinde bir azalma sağladığı gösterildi. Ancak bir başka çalışma ise 75 mg yüksek dozlarda bu etkiye yol açtığı, daha düşük dozlarda bağışıklık için çok fazla bir etkisi olmadığını gösterdi24. Soğuk algınlığı için çinko takviyelerini değerlendiren klinik araştırmalardan elde edilen sonuçlar çelişkilidir ve çoğu çalışma metodolojik açıdan kusurludur22. Çalışmaların geniş bir şekilde dahil edildiği kapsamlı bir sistematik derleme, çinko desteğinin soğuk algınlığı süresini 1.65 gün azalttığına dair orta kalitede kanıtlar bulmuştur25. Yetişkinlerde oral çinko takviyesi 40 mg/gün’e kadar güvenli olabilir, ancak soğuk algınlığı yönetiminde yer alan daha yüksek dozlar için güvenlik verisi daha azdır26. Yan etkileri mide bulantısı, kusma ve tat değişiklikleridir. Koku alma duyusunun kalıcı olarak kaybolduğu bildirildiğinden burun preparatı kullanılmamalıdır1.
COVID-19 hastalarının dahil edildiği randomize kontrollü bir çalışmada, yüksek doz IV çinko takviyesinin kalp, böbrekler ve karaciğer dahil olmak üzere çeşitli organların hipoksinin neden olduğu hasara karşı koruduğunu göstermiştir27. Ancak bu tedavi yoğun bakım servisinde verilmiştir. Takviye edici gıda olarak yüksek dozlarda çinko almak güvenli olmayabilir.
Kış aylarında özellikle C, D vitamini ve çinko içeren preparatları düzenli kullanmak soğuk algınlığı gibi enfeksiyonların görülme sıklığını azaltabilir. Ancak her hasta için en uygun gıda takviyesi aynı değildir. Sizin için en uygun gıda takviyesi için eczacınıza danışın.
Sağlıklı günler.
Kaynaklar:
1. doi:10.1177/1060028020928052
2. doi:10.1002/14651858.CD000980.pub4
3. doi:10.1001/jama.2019.11825
4. doi:10.1016/j.medidd.2020.100028
5. High-dose vitamin C (PDQ®)–Health professional version. National Cancer Institute, cited on Feb 9 2020.
6. National Institutes of Health Office of Dietary Supplements. Vitamin C. https://ods.od.nih.gov/factsheets/VitaminC-Health Professional/#h8.
7. doi:10.2105/AJPH.79.2.158
8. National Institutes of Health Office of Dietary Supplements. Vitamin D. https://ods.od.nih.gov/factsheets/VitaminD-Health Professional/.
9. doi:10.1210/jc.2018-01414
10. American Geriatrics Society Workgroup on Vitamin D Supplementation for Older Adults. Recommendations abstracted from the American Geriatrics Society Consensus Statement on vitamin D for Prevention of Falls and Their Consequences. J Am Geriatr Soc 2014; 62.
11. doi:10.1017/S0950268806007175
12. doi:10.3390/nu5072502
13. doi:10.3899/jrheum.090797
14. doi:10.3390/nu12040988
15. doi:10.4161/derm.24494
16. doi:10.1016/j.jsbmb.2012.11.017
17. doi:10.1136/thoraxjnl-2014-206680
18. doi:10.1136/bmj.i6583
19. doi:10.1111/febs.15495
20. doi:10.1016/j.jiph.2020.06.021
21. doi:10.1210/jc.2011-0385
22. doi:10.1331/1544-3191.44.5.594.Hulisz
23. doi:10.1086/520031
24. doi:10.2174/1874306401105010051
25. doi:10.1038/248588a0
26. Natural Medicines Database. Zinc. https://naturalmedicines. therapeuticresearch.com/.
27. doi:10.1136/bmjopen-2020-040580