Hatay Eczacı Odası Başkanı Ecz. Sedat İlkin Aközcan depremde ve sonrasında yaşananları dergimize anlattı. Aközcan, eczacıların örgütlü yapısı sayesinde ilk andan itibaren hastalara ilaç temini sağlandığını belirtti.
Deprem sonrası kendi ihtiyaç ve sorunlarınızı bir kenara bırakıp, Oda’nıza bağlı eczacıların durumu ve vatandaşa ilaç temini konusunda seferber oldunuz. Bugünden geriye baktığımızda, yarın ders çıkartabilmek için keşke dediğiniz konular, yapılması gerekip de yapılmayanlar var mı?
Öncelikle hepimize geçmiş olsun. Ülke olarak maalesef asrın felaketini yaşadık. Özellikle Hatay bu felaketlerden en fazla etkilenen il oldu. Antakya, Defne, Samandağ, Kırıkhan ve İskenderun ilçelerimiz depremin en yıkıcı etkisini yaşadı.
Eczanelerimizin çoğu tamamen yıkıldı, yağmalandı ve kullanılamaz hale geldi. Sadece Antakya Defne ilçesindeki 212 eczanenin 5-6’sı hariç tümü ağır hasarlı yıkılmış ve yağmalanmış durumda. Samandağ ve Kırıkhan ilçeleri de keza aynı durumda, İskenderun ilçemiz bir nebze olsun daha iyi durumda. 6 Şubat sabaha karşı yaşadığımız bu felaket bizlere çok acı bir şekilde bazı şeyleri öğretti. En sevdiğimiz çocuklarımızı, aile büyüklerimizi, arkadaşlarımızı ve dostlarımızı kaybettik.
Elbette bu kadar büyük kayıplar sonrası 45-50 gün içinde hayatın normale dönmesi mümkün değil ancak hayat da devam ediyor. Şu an bölgede yaşayanların, çocukların, yolların hayatın genel akışı hakkında biraz bilgi verebilir misiniz? Doğal olarak insan olumlu şeyler de duymak istiyor.
Hani çok sevdiğimiz arabalarımızın evlerimizin, dükkanlarımızın aslında hiçbir öneminin olmadığını anladık. Binlerce ev, araba, dükkan yıkılmıştı ama bizim tek düşündüğümüz sevdiklerimizdi, arkadaşlarımızdı. Hani kazanmak için gecemizi gündümüze kattığımız, çoğu zaman ailemize ayırmamız gereken zamandan çalarak kazandığımız o paranın hiçbir işe yaramadığını gördük. Cebimizde milyonlar vardı ama bir küçük su bile alamıyorduk. Bir vinç alacak paramız vardı ama göçük altında kalan bir sevdiğimizi kurtarabilmek için 5 dakikalığına bir vinç bulmaya bile yaramadığını çok acı bir şekilde öğrendik. Her bir yıkıntıdan gelen kurtarın bizi çığlıkları karşısında çaresizliğin ne olduğunu anladık. Bir enkazdan kurtarabildiğimiz, hiç tanımadığımız bir insanla sevincin ne olduğunu anladık.
Bölgenizde çok sayıda eczanenin de zarar gördüğünü biliyoruz. Bu eczaneler ile ilgili Odanız ve TEB ne tür destekler sunuyor? Depremde zarar gören eczacıları nasıl bir süreç bekliyor?
Bu felaket bize bir şey daha öğretti. O da; Türkiye’nin en büyük ve en organize meslek örgütünün Türk Eczacıları Birliği olduğunu ve bizlerin bundan ne kadar gurur duysak az olduğunu öğretti. Depremin ilk saatlerinden itibaren organize olarak 24 saat içinde sahra eczanelerimizi kurduk . İnsanlarımızın ilaç, tıbbi malzeme ve hijyen ürünü ihtiyaçlarını bedelsiz olarak karşılamaya başladık. Ben de bir deprepzedeydim ve annem babam apartmanlarında mahsur kalmıştı, ayrıca kız kardeşim ve iki yeğenimin yaşadığı apartman tamamen yıkılmış ve göçük altında kalmışlardı. TEB başkanımızın ve merkez heyetimizin ayrıca tüm eczacı odası başkanlarının ve tüm eczacılarımızın desteğini ilk andan itibaren hissetmenin gücü ile çalışmaya başladık. Türkiye’nin her yerinden gelen yardımlarla hiçbir vatandaşımızı ilaçsız bırakmadığımız gibi Kızılay, UMKE ve diğer yardım kuruluşlarının da ilaç tıbbi malzeme ve hijyen ihtiyaçlarını karşıladık.
7/24 tüm Hatay’da kimin ilaca ihtiyacı varsa biz oradaydık. Eczacı odalarımızın organize ettiği binlerce eczacımız bizlere yardıma gelmek için yarış halindeydi. 4 günlük turlar halinde organize olan eczacı arkadaşlarımız sayesinde depremzede vatandaşlarımız ve yardım ekiplerininin eczacı danışmanlığında ihtiyacı olan ilacı, tıbbı malzeme ve hijyen ürünü ihtiyaçlarını kesintisiz ve ücretsiz olarak karşıladık. Büyük eczacılık ailesinin bir parçası olmanın gururunu her daim hissettik. Geriye dönüp baktığımızda keşke böyle yapmasaydık daha dikkatli olsaydık dediğimiz bazı şeylerden bahsetmek istiyorum. Eczane sigortalarımızın güncel olmasını ve deprem, yangın ve bunun gibi oluşabilecek afet klozlarının güncel rakamlarda olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Depremde zarar gören ve ağır hasar alan yardımlaşma sandıgı her üyemize TEB vasıtasıyla 250 bin TL yardım yapıldı. Yardımlaşma sandığı üyesi olmayan ve eczanesi hasarsız olan ancak ilaçları yağmalanan eczaneler içinde birtakım yardımlar yapılması için çalışmalarımız devam ediyor. Bizler için en önemli konulardan biri de mücbir sebep ilanın bir an önce yapılıp eczacılarımıza nakil hakkının verilmesi gerekmektedir. Çok büyük bir felaket yaşadık ve daha önümüzde almamız gereken çok yol var ve bu yol gerçekten çok zorlu bir yol Allah hepimizin yardımcısı olsun. Bu zor zamanlarda yanımızda olan merkez heyetimize, eczacı odalarımızın başkan ve yöneticilerimize ve her daim yanımızda olan tüm eczacılarımıza teşeklür ediyoruz.
Bölgede hemen oluşturduğunuz ilaç temin çadırlarında verilen hizmet ile ilgili veriler var mı? Kaç kişiye, kaç kutu ürün dağıtıldı gibi?
Depremin ilk günlerini geçirir geçirmez depremden daha az etkilenen ve hasarsız olan eczanelerimizi açmak için girişimlere başladık. Antakya, Defne, Samandağ, Kırıkhan ve İskenderun haricindeki ilçelerimizdeki zarar görmeyen eczanelerimizi açtık. Sonrasında İskenderun’daki zarar görmeyen eczanelerimiz faaliyete girdi ve diğer ilçelerimizde bulunan az sayıdaki zarar görmeyen eczanelerimiz de faaliyete aldık. İlçelerimizdeki eczanelerimiz faaliyete girdikçe o ilçelerdeki sahra eczanelerimizin faaliyetine son verdik. Bugünlerde ise son olarak Antakya ve Defne ilçemizde, çadır kent, konteynır kent ve sağlık tesislerinin civarlarına konteynır eczane açmak üzere çalışmalara başladık. Ümit ediyoruz ki Kurban Bayramı öncesi bu eczanelerimizi de faaliyete alıp sahra eczanelerimizi kapatacağız.
Ecz. Sedat İlkin Aközcan kimdir?
17 Kasım 1965 Antakya doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Antakya’da tamamladım. 1986 yılında Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden mezun oldum. 1987 yılından beri Antakya’da eczane eczacılığı ile mesleğimi icra etmekteyim. 2009 yılından itibaren Hatay Eczacı Odası bünyesinde birçok komisyon ve organda görev aldım. 2011-2015 yılları arasında Hatay Eczacı Odası saymanlığı, 2015-2023 yılından bu yana Hatay Eczacı Odası Başkanlığı görevini yürütüyorum.