Yeni bir besin takviyesi düşünelim.45-55 yaş aralığında kullanımı önerilen, yaşam kalitesini arttırdığı söylenen, piyasada daha önce olmayan bir besin takviyesi. Üretici firma, bu ürünü eczaneler üzerinden pazara sunmak istiyor. Ürün eczaneye ilk geldiğinde ne düşünürsünüz? “Bu ürün kullanıcının sağlığını nasıl etkiliyor?” veya “Uzun vadede ürünün kullanımı, toplum sağlığı açısından katkı mı sağlar, tehdit mi oluşturur?”
Dünya genelinde hemen hemen her gün yeni bir dijital uygulama, yeni bir teknolojik gelişim tanıtılıyor. Bazıları özgün fikir, bazıları birbirinden ufak farklılıkları olan inovasyonlar… Bu yeniliklerin önemli bir kısmı da sağlık alanında oluyor. Eczacılıkta Dijitalleşme Yazı Dizisi’nin 4. Bölümüne hoş geldiniz!
İnternetin 21. yüzyılda yaygın bir şekilde kullanılmasının sonucunda, insanların mobil ve dijital talepleri ile ilgili beklentileri sürekli olarak artmaktadır. Bu artışı tetikleyen en büyük nedenlerden biri, insanların ihtiyaçlarının zaman içinde değişmesidir. Hem fiziksel hem de sanal dünyada insan davranışlarında önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmeler, kişilerin hizmet kullanma alışkanlıklarını şekillendirmekte ve yönlendirmektedir. Aynı zamanda, bu değişim hem ekonomik hem de ticari açıdan yeni fırsat alanlarının ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Yeni alanların belirtilmesi, bireylere yeni davranış modelleri sunma fırsatını da beraberinde getirmektedir. Ayrıca, kullanılan cihazların modern yazılım programları ile bütüncül bir şekilde sunulması, yaşam kolaylığı sağlamanın yanı sıra, kurumsal işleyişte vatandaşlara sunulan hizmetlerin etkili ve verimli bir şekilde sunulmasının yolunu açmaktadır. Tüm bu gelişmeler ve değişmeler, insanların sağlığa ulaşma tarzını da etkilemektedir. Meydana gelen değişimler ile birlikte literatüre bazı yeni tanımlar yerleşmiştir: Dijital sağlık uygulamaları ve dijital halk sağlığı. Her iki kavram da teknolojinin getirisi olan ve 21. Yüzyılda gittikçe önem kazanan kavramlardır. İçinde bulunduğumuz çağda daha verimli ve nitelikli yaşayabilmemiz için bu kavramları anlamalı, benimsemeli ve uygulamalıyız.
Dijital sağlık uygulamalarının halk sağlığına etkisi, sağlık hizmetlerine erişimi artırma, sağlık bilincini yükseltme ve bireylerin kendi sağlıklarını yönetmelerine olanak tanıma gibi çok yönlü etmenlerden kaynaklanmaktadır. Bu uygulamalar, kişilerin sağlık verilerini takip etmelerine, ön teşhis ve ana branşlar için ön yönlendirmeyi kolaylaştırmaya, teletıp ve telefarmasi yoluyla uzaktan sağlık hizmetlerine erişmelerine ve sağlıklı yaşam tarzlarını teşvik etmelerine yardımcı olmaktadır. Ayrıca, büyük veri analitiği ve yapay zeka gibi yeni teknolojilerle entegre olarak kullanıldığında, hastalıkların erken teşhisi ve salgınların takibi gibi kritik halk sağlığı sorunlarına çözümler sunma potansiyeline sahiptirler. Salgın dönemlerinde hastalıkların sürveyansını tahmin etme konusunda da dijital teknolojilerden faydalanılabilir.
Dijital Sağlık Uygulamaları
Dijital sağlık, insanların yaşam tarzları, alışkanlıkları, klinik geçmişleri ve patofizyolojik özellikleri hakkında her geçen gün artan miktarda veriye dayalı olarak hızla genişleyen bir tıp alanıdır. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Gıda ve İlaç İdaresi’ne (FDA, Food and Drug Administration) göre, “Dijital sağlığın geniş kapsamı, mobil sağlık (mHealth), sağlık bilgi teknolojisi, giyilebilir cihazlar, uzaktan sağlık ve telemedikal, kişiselleştirilmiş tıp gibi kategorileri içerir.” (FDA, 2017).
Dijital sağlık, hastaların tanı ve tedavi süreçlerinde, sağlıklı bireylerin sağlık durumlarını izlemesinde, sağlık sistem çalışanlarının eğitiminde, toplum sağlığının denetlenmesinde ve iyileştirilmesinde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılmasını ifade eder. Dijital sağlık veya dijital sağlık hizmeti, teknoloji ve sağlık hizmetleri arasındaki kesişimin bir sonucu olarak ortaya çıkan çok yönlü bir kavramdır. Dijital sağlık, sağlık sektörüne yazılım, donanım ve hizmetleri entegre ederek dijital dönüşümü temsil eden bir kavramdır (EY, 2023).
Günümüzde dijital teknolojiler, günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş ve dünya nüfusu birbirine daha fazla bağlanmıştır. Bu bağlanma durumundan sağlık alanı da etkilenmiştir. Ancak, dijital sağlığın nüfusun sağlığını iyileştirme amacıyla tam olarak uygulanmamıştır ve dijital sağlık çözümlerinin kullanımı için büyük bir potansiyelin vardır.
Halk Sağlığı Bakış Açısı ile Dijital Sağlık
Dijital Halk Sağlığı Kavramı
Dijital halk sağlığı, nüfusa dayalı araştırma ve uygulamada ortaya çıkan yeni bir alan olarak kabul edilmektedir. Dijital teknolojilerin hızlı gelişimi, özellikle önleme ve sağlık teşviki alanlarında dijitalleşmeyi kullanarak halk sağlığını iyileştirmenin temel bir anlayışını sunmaktadır (Wienert vd., 2022). 21. yüzyıl trendleri arasında yer alan dijitalleşme, her sektörde olduğu gibi sağlık sisteminde de önemli gelişmelere yol açabiliyor. Hem donanım hem de yazılım tabanlı dijital teknolojilerin hızlı gelişimi, halk sağlığını iyileştirmek için yeni bir anlayış sunuyor ve özellikle önleme, sağlığın korunması ve sağlıklı yaşamın teşvikinde dijitalleşme aracılığıyla olumlu etkiler gözlenebiliyor. Örneğin, dijital teknolojiler, sensörler ve uygulamalar aracılığıyla fiziksel aktivite düzeylerini, beslenme alışkanlıklarını, postürü ve zihinsel refahı iyileştirebilir (Schoeppe vd. 2016). Sağlıkla ilgili davranışları izlemek, potansiyel sağlık risklerini takip etmek ve etkileşimi desteklemek için uygulamalardaki teknolojik yenilikler halk sağlığı ile ilgili bazı rutinlerin değişmesine yardımcı olmuştur.
Dijital halk sağlığı uygulamaları, diğer dijital sağlık uygulamalarına göre bazı noktalarda karmaşıklaşmaktadır. Çünkü bu müdahaleler toplum sağlığı gözetiminden belirli hastalıkların önlenmesine kadar uzanabilir ve geleneksel uygulamalara göre daha hızlı gelişme ve ilerleme potansiyeli vardır (Murray vd., 2016). Dijital halk sağlığı uygulamalarının etkililiğini ve verimliliğini artırmak için önce bunların ne anlama geldiğini ve nasıl tanımlandığını anlamamız gerekmektedir. Ancak dijital halk sağlığı uygulamaları için bir standardize bir tanım bulunmamaktadır. Bu kavramı anlamak için önce eSağlık, mobil sağlık (mSağlık), dijital sağlık ve dijital halk sağlığı arasındaki farkları açıklamak gerekmektedir. E-sağlık, m-sağlık veya dijital sağlık gibi terimler, dijital halk sağlığı kavramını anlamak için, benzer perspektifte kullanılır. Bu kavramlar arasındaki bağlantı Şekil 1’de verilmiştir.
Şekil 1. m Sağlık, e-Sağlık, dijital sağlık ve dijital halk sağlığının temel faaliyet alanları ve hedef grup düzeyleri (Wienert vd., 2022)
Literatür araştırması yapıldığında, dijital sağlık ve dijital sağlıkla ilgili terimler için 90’dan fazla farklı tanım olduğu görülmektedir. Dijital sağlık, e-sağlık, m-sağlık, kendini izleme, giyilebilir cihazlar, yapay zeka ve sağlık hizmetlerinde bilgi sistemleri dahil olmak üzere sağlık ve teknolojiye odaklanan, sağlıkla ilgili olanı vurgular. Dijital sağlık, bireylerin sağlığına odaklanarak sağlık hizmetlerini teknoloji ile iyileştirmeye çalışır (Fatehi vd., 2020). İşte dijital sağlık ve dijital halk sağlığı arasındaki fark ortaya çıkıyor, çünkü dijital halk sağlığı toplum düzeyinde sağlığı ve refahı iyileştirmeyi amaçlar. Bununla birlikte, dijital halk sağlığı, bireysel sağlık hizmetlerini iyileştirmek için kullanılan aynı teknolojilerin de kullanılmasını destekler ve bu sayede toplumsal olarak sağlığın geliştirilmesini amaçlar.
⦁ Sağlık Hizmetlerine Erişimin Dijitalleşmesi: Teletıp ve Telefarmasi
Dünya genelinde sürdürülen sağlık hizmetleri düşünüldüğünde, teletıp ve telefarmasi kavramlarının hasta odaklı yaklaşımda büyük bir önem kazandığı, halk sağlığına katkı sunduğu ve gittikçe geliştiği görülmektedir (Ergüven ve Mumay, 2022). ABD’de başlayan teletıp ve telefarmasi, günümüzde birçok ülkede kullanılmaktadır. Bu sebeple, bu kavramlar özel olarak ele alınmalıdır.
Şekil 2’de, son 5 yılda ABD’deki teletıp ve telefarmasi kullanım istatistikleri verilmiştir. Pandemide bu uygulamaların kullanımı ciddi bir artış göstermiştir. Bu durum, teletıp ve telefarmasi uygulamalarının halk sağlığı üzerindeki etkisini direkt olarak göstermektedir. Sağlıkla ilgili nitelikli bilgiye ulaşım ve bu bilginin kullanımının denetlenmesi için dijital sağlık uygulamaları önemli bir alana sahiptir. Teletıp ve telefarmasi dijital halk sağlığı uygulamaları olarak önem taşımaktadır.
Şekil 2. ABD’de Teletıp ve Telefarmasi Kullanıcı Sayısı (milyon) (Insider, 2023)
Dijital Sağlık Uygulamalarının Halk Sağlığı Üzerindeki Etkisini Etkileyen Faktörler
⦁ Dijital Bölünme
Dijital bölünme, 1990’ların başında ortaya çıkmış bir kavramdır ve Bilgi ve İletişim Teknolojileri’ne (BİT) erişim ve kullanımındaki farklılıkları konu alır. Türkiye’de bu kavram için dijital uçurum, dijital eşitsizlik veya sayısal bölünme gibi ifadeler de kullanılmaktadır. Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri arttıkça, internet ve bilgisayar kullanım düzeylerinde farklılıklar ortaya çıkar ve bu farklar eşitsizliklere yol açar. BİT’in kullanımında ortaya çıkan bu farklılıklar veya BİT’e erişimi olanlar ile olmayanlar arasındaki farklılık dijital bölünme olarak adlandırılır (Hüsnüoğlu, 2017).
Dijital erişim, halk sağlığı için belirleyici bir kavram olarak kabul edilmektedir (Eruchalu, 2021). World Wide Web’i icat eden mühendis Sir Tim Berners-Lee, internet erişiminin su veya elektrik gibi bir insan hakkı olarak kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Örneğin, Singapur ve Tayvan gibi ülkeler, salgın hastalıklarının yayılmasını kontrol altına almak için mobil temas izleme uygulamalarını hızlı bir şekilde başlatmıştır (Watts, 2020). Bu tür durumlarda, toplumun tamamının teknolojiye erişimi hayati bir öneme sahiptir.
Halk sağlığı görüşündeki mevcut ilkelerden ilki, sağlık hizmetlerinde hakkaniyetin esas olduğudur ve sağlık, doğuştan kazanılmış bir insan hakkıdır. Sağlığın sosyal belirleyicileri, sağlıktaki hakkaniyeti olumlu veya olumsuz yönde etkileyen faktörlerdir. Dijital eşitsizlikler şu anda sağlığın sosyal belirleyicileri olarak kabul edilmemekle birlikte, bu faktörler üzerinde etkili olmakta ve aynı zamanda bu faktörlerden etkilenmektedir. Dijital teknolojiler hızla insan hayatının ayrılmaz bir parçası haline gelirken, dijital eşitsizliklerin bağımsız bir şekilde sağlık belirleyicilerinden biri olma potansiyeline sahiptir. Dünya Sağlık Örgütü’nün “her sektörde sağlık” yaklaşımı ile halk sağlığı dijital dünyaya da entegre edilmelidir. Dijital teknolojilerin toplum sağlığını olumlu etkilemesi ve eşitsizlikleri en aza indirmek için altyapı sistemleri sağlanmalı, erişim kolaylaştırılmalı ve dijital okuryazarlığı geliştirici eğitimler planlanmalıdır (Kerman vd., 2021).
Dijital sağlık, sağlık önceliklerinin ayrılmaz bir parçası olmalı ve insanlara etik, güvenilir, adil ve sürdürülebilir bir şekilde fayda sağlamalıdır. Sağlık otoriteleri, dijital sağlık okuryazarlığını geliştirmek için çok sektörlü bir yaklaşım benimsemeli ve kimseyi geride bırakmama prensibi dijital dünya için de geçerli olmalıdır. Kırılgan grupların sağlık sorunları daha karmaşık olabilir, özellikle teknolojiye erişim hayati önem taşıdığı durumlarda toplumun hazırlıklı olması sağlanmalıdır. Bu, çok sektörlü ve çok disiplinli hizmetleri, farklı profesyonellerin eşzamanlı ve koordineli eylemlerini gerektirebilir.
⦁ Dijital Sağlık Okuryazarlığı
Dijital sağlık okuryazarlığı, “elektronik kaynaklardan sağlık bilgilerini arama, bulma, anlama ve değerlendirme ve elde edilen bilgileri bir sağlık problemini ele almak veya çözmek için uygulama yeteneği” olarak tanımlanır. Diğer farklı okuryazarlık türlerinin aksine, dijital sağlık okuryazarlığı, farklı okuryazarlık becerilerinin çeşitli yönlerini birleştirir. Temelde altı temelde 6 farklı okuryazarlık barındırmaktadır: geleneksel okuryazarlık, sağlık okuryazarlığı, bilgi okuryazarlığı, bilimsel okuryazarlık, medya okuryazarlığı ve bilgisayar okuryazarlığı. Bu becerilerin birbirleriyle olan ilişkileri dijital sağlık okuryazarlığını besler ve çeşitlendirir. Bu nedenle, dijital sağlık okuryazarlığı kavramı diğer okuryazarlık türlerinden farklı bir değerlendirme gerektirir (Norman ve Skinner, 2006).
Dijital sağlık okuryazarlığı özellikle kronik hastalığı olan bireyler için hayati öneme sahiptir. Kronik hastalığı olan kişilerin yaklaşık %80’inin, hastalıklarını evde kendi kendilerine veya yakınlarının yardımıyla yönettiği tahmin edilmektedir (Efthymiou vd., 2017). Ancak bu hastalar için hastalıklarını etkili bir şekilde yönetmek için güvenilir kaynaklardan doğru bilgilere erişmek son derece önemlidir.
Dijital sağlık okuryazarlığı, kronik hastalığı olan bireylerin çevrimiçi kaynakları anlama, değerlendirme ve kullanma yeteneğini içerir. Bu yetenekler, hastaların doğru bilgilere ulaşmalarını, tedavi planlarına sadık kalmalarını ve sağlık durumlarını daha iyi yönetmelerini sağlar. Bu nedenle, dijital sağlık okuryazarlığı, kronik hastalık yönetimi için kritik bir unsurdur ve bu hastalara sağlıkla ilgili doğru ve güvenilir bilgilere ulaşma konusunda yardımcı olur. Dijital sağlık uygulamalarının halk sağlığı üzerinde olumlu bir etki oluşturması için, kullanıcıların dijital sağlık okuryazarlığının yüksek olması önemlidir. Literatürde, dijital sağlık okuryazarlığını ölçebilecek nitelikli bir ölçek bulunmamaktadır. Ülkemizde yapılan bazı küçük ölçekli çalışmalarda, dijital sağlık okuryazarlığının bu oranın çok düşük olduğu tahmin edilmektedir. Dijital sağlık uygulamalarının verimli kullanılabilmesi için bu oranın yükselmesi hedeflenmelidir.
Tartışma
Tarih boyunca toplumlar, keşifler ile şekillenmiştir. İçinde bulunduğumuz teknoloji ve inovasyon çağında, keşiflerin hız kazanmış olması toplumların da hızla şekillenmesine yol açmıştır. Bu durum, insanların keşifler etrafında toplanmasına, insanların dikkatinin belirli noktalarda birleşmesine sebep olmaktadır. Durum böyleyken, halk sağlığını etkileyen faktörlerde bilinç ve katkı sağlamak için, insanların toplandığı ve dikkat ettiği alanlarda görünür olmak önemlidir. Dijitalleşme ve halk sağlığında dijitalleşme bu noktada önem taşımaktadır.
Teletıp ve telefarmasi gibi erişim projeleri, dijital halk sağlığı kavramına büyük katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda hastanın refahını arttıran, bakımını ve uyumunu kolaylaştıran tüm dijital sağlık uygulamaları 21. Yüzyılda sağlık anlayışına katkı sunan, halk sağlığına olumlu etki yapan gelişmelerdir. Dijital halk sağlığı ile ilgili literatür, bu alanın gerçek etkisini göstermek için yetersizdir. Araştırmacılar, geleneksel halk sağlığı yöntemlerinden daha çok dijital sağlık uygulamalarının halk sağlığı üzerindeki etkilerini ölçmek için çalışmalarını sürdürmelidirler.
Ecz. Ömrüm ERGÜVEN
Ecz. Beşir Sefa MUMAY
Referanslar
Doarn, C.R., Merrell, R.C. (2014). Telemedicine and e-health in disaster response. Telemed J E Health. 20(7):605–607. doi: 10.1089/tmj.2014.9983
Efthymiou, A., Middleton, N., Charalambous, A., Papastavrou, E. (2017). The association of health literacy and electronic health literacy with self-efficacy, coping, and caregiving perceptions among carers of people with dementia: Research protocol for a descriptive correlational study. JMIR Res Protoc. 2017;6(11):e221. doi: 10.2196/resprot.8080.
Ergüven, Ö., Mumay, B.S. (2022). Chapter 7: Sağlık Yönetiminde Yapay Zekâ Ve Sağlık Sistemlerinin Sürdürülebilirliği. in book: Siyaset, Kamu Yönetimi Ve Uluslararası İlişkiler Bağlamında Yapay Zeka Tartışmaları. Ed. Korkusuz, M.H., Kutluk, E. Ekin Kitabevi Yayınları. Türkiye.
EY. (2023). [internet] World and Türkiye Perspective on Digital Health Report. Available from: https://assets.ey.com/content/dam/ey-sites/ey-com/tr_tr/pdf/2023/dijital-saglikta-dunya-ve-turkiye-perspektifi-raporu.pdf [cited 01.10.2023]
Fatehi, F., Samadbeik, M., Kazemi, A. (2020). What is digital health? Review of definitions. Stud Health Technol Inform. 2020 Nov 23;275:67–71. doi: 10.3233/SHTI200696.SHTI200696
FDA, Food and Drug Administration. (2017). [Internet] Silver Spring: U.S. Food and Drug Administration; c1995-2017. U.S. Department of Health and Human Services; [about 2 screens]. Available from: https://www.fda.gov/medicaldevices/digitalhealth/#mobileapp [cited 03.05.2023]
Hjelm, N.M., Julius, H.W. (2005). Centenary of tele-electrocardiography and telephonocardiography. J Telemed Telecare. 11(7):336–338. doi: 10.1258/135763305774472088
Hüsnüoğlu, N. (2017). Dijital Bölünme: Nedenleri Ve Türleri. Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 3(5), 6–21.