Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da bir apartman dairesinde 25 bin 538 adet sahte ilaç yakalandığı haberi basında yer aldı. Bu haberler üzerine açıklama yapan Tüm Eczacı İşverenler sendikası Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan, “Korktuğumuz başımıza geliyor, eczanelerde bulunamayan ilacın yerini simsarlar sahte ilaçla doldurmaya çalışıyor” diyerek endişesini dile getirdi.
Son aylarda ilaç yokluğu ülkemizin en önemli gündemi haline geldi. Eczacı ilaç olmadığından vatandaşı geri çevirmek zorunda kalıyor, Vatandaş da ilaç olmadığı için tedavi olamıyor. Kanser gibi önemli hastalıklarda ilaçları bulmak için her şartı zorlayan vatandaşları fırsatçılar suiistimal ederek sahte ve kaçak ilaçları el altından satmaya çalışıyorlar.
Saydan açıklamasında şunlara yer verdi:
“Yetkililer bir an önce ilaç kurunu güncelleyerek, ekonomik gerçeklere uygun hale getirmek ve vatandaşın ilaca ulaşmasını sağlamak zorunda.
Üretici şirketler ilaç yokluğunun sebebini; ambalaj, şişe, etken madde, hammadde, yardımcı madde bulunamaması gibi bir takım gerekçelere bağladıklarını sendika olarak takip ediyoruz. Bunların yanı sıra ilaç yokluğunun ana nedeni artan maliyetler ve uygulanan ilaç Euro kurunun düşük olmasıdır.
Sağlık otoritesi ise ilaç talebinin çok yüksek olduğunu söyleyerek aslında yeterli üretimin yapıldığı ancak ihtiyaca yetmediğini ileri sürüyor.
Oysa ilaç üreticileri son derece profesyonel çalışan şirketlerdir. Her yıl üretim miktarları istatistikler hazırlanarak dikkatlice belirlenir. Hangi ilaçtan ne kadar üretileceği nüfus ve diğer değişkenlerde göz önüne alınarak hesaplanır.
İşin doğrusunu söylemek gerekirse; bütün bahaneleri bir kenara bırakıp, ilaç üretim maliyetlerini düzeltecek çözümler üretilmediği sürece bu firmaların yeterli miktarda ilacı üretip piyasaya vermesini beklemek çok da mantıklı değil. Bu firmaların da ticari birer işletme olduğunu ve varlıklarını devam ettirmek zorunda olduklarını unutmamak gerekir.”
“ENDİŞEMİZ; VATANDAŞIN ŞİFAYI KARABORSADA YA DA İNTERNETTE SATILAN SAHTE İLAÇLARDA ARAMASI”
Eczanelerimizde asla sahte veya kaçak ilaç bulunmaz. Eczanelerimizde bulunan ilaçların hepsi İlaç Takip Sistemine kayıtlı ve Bakanlık kontrolündedir. Bu nedenle üreticiden gelen az miktarda ilaçla hastaların ihtiyaçlarını karşılamak için çaba gösterdiklerini dile getiren Saydan, “İlaç talebi karşılanamazsa ya sahtesi yapılarak piyasaya sürülür veya az miktarda olan ilaç karaborsada satılır. Bizim en büyük endişemiz de eczanelerimizde ilaç bulamayan hastalarımızın çareyi karaborsa ilaç satan yerlerden veya internet üzerinden sahte ilaçları alarak şifa araması. Şu an ülkemizde görülen ilaç yokluğunun sonucu fırsatçıların harekete geçtiğini gösteriyor” dedi.
Saydan şöyle devam etti:
“Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da bir apartman dairesinde 25 bin 538 adet sahte ilaç yakalandı haberi endişelerimizin ne kadar haklı olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Sahte etiket, sahte kutu, ne olduğu belli olmayan kimyevi tozlarla kanser ve hormon ilaçlarının üretildiği haberde anlatıldı. 6 bin 750 adet sahte boş ilaç kutusu, bin 400 ilaç etiketi, bin 595 adet ilaç prospektüsü, 5 bin ilaç kapağı yakalandı.
İstanbul’da yakalanan bu ilaçların %80’i kanser tedavisinde kullanılan, bulunması son zamanlarda çok zorlaşan ilaçlar olduğu görülüyor. Kanser hastalarının yaşamak için bel bağladıkları ilaçları bulmak için her şartı zorladığı ve bu nedenle bulduğu her ortamdan ilaç almak zorunda kaldıklarını bilen fırsatçılar bu hastalarımızı suiistimal ediyor. Hastalarımızı bu fırsatçıların ellerine düşürmemek için ilacın eczanelerde, kolaylıkla ulaşılabilir bir ürün olmasını sağlamak zorunda olduğumuz unutulmamalı.
İLACI OLMAYAN ECZANELER OLMAK İSTEMİYORUZ
Vatandaşlar ve eczacılar sorunun birincil muhatabı ve mağdurudur. Tedavisini geciktirdiğimiz her hasta ülkemize çok daha büyük bir tedavi maliyeti yaratır, çünkü bulunamayan ilaç en pahalı ilaçtır.
Eczane eczacılarının sendikası olarak, ilaç yoklarının tahammül sınırlarını aştığını, eczanelerimizde korkunç bir tedarik sorunu yaşadığımızı, hele nöbetlerimizde çok zorlandığımızı haykırıyoruz. Bu ülkenin sağlık otoritesi olan Bakanlığımızdan bu duruma ivedilikle çare bulmasını istiyoruz. İlacı olmayan eczaneler olmak istemiyoruz.”
