Rotavirüsler, özellikle altı ay ile iki yaş arasındaki çocuklarda viral gastroenteritlerin önemli nedenidir. Ulusal aşılama programları ile gelişmiş ülkelerde rotavirüs kaynaklı hastaneye yatışlar giderek azalmaktadır.
Rotavirüs kaynaklı ishalin patogenezinde en az üç faktörün rol oynadığı düşünülmektedir:
• Villuslarda enzimlerin kaybı
• Rotavirüs enterotoksin NSP4’ün doğrudan etkisi
• Enterik sinir sisteminin aktivasyonu
Akut rotavirüs enfeksiyonu, maltaz, sukraz ve laktaz gibi bağırsak villuslarında enzimlerinin azalmış seviyeleri ile ilişkilidir, bu da akut enfeksiyon ortamında D-ksiloz ve laktozun malabsorpsiyonuna yol açar. Ozmotik diyare muhtemelen, villuslardaki enzim eksikliği ve kompleks şeker malabsorpsiyonuyla sonuçlanan villöz epitel hücre yıkımının bir sonucu olarak ortaya çıkar. Rotavirüs proteini NSP4’ün gastrointestinal mukoza üzerinde doğrudan toksik etkileri olduğu gösterilmiştir ve bu proteine karşı antikor, rotavirüsün neden olduğu
diyareden koruma ile ilişkili olabilir. Rotavirüs, enterik sinir sistemini aktive ederek net bağırsak sıvısı ve elektrolit salgılanmasına neden olabilir. Rotavirüs ishali tedavisinde rasekadotrilin (bir enterik enkefalinaz inhibitörü) etkinliği, enterik sinir sisteminin rotavirüs ishalinde rol oynadığı hipotezini desteklemektedir. Enterokromaffin hücrelerinin rotavirüs stimülasyonuna bağlı serotonin salınımı, bu enfeksiyonla karakteristik olarak ilişkili yoğun kusmanın nedeni olabilir.
Rotavirüs kaynaklı gastroenteritin histopatolojisi üzerine yapılan çalışmalarda, hastalığın başlangıcından 24 ila 129 saat sonra yapılan peroral ince bağırsak biyopsilerinden elde edilmiştir. Hastalığın başlangıcından bir ila beş gün sonra yapılan ince bağırsak biyopsisinde,
jejunal ve duodenal mukozada villöz kısalma ve küntleşmenin yanı sıra lamina propria’nın mononükleer hücrelerle infiltrasyonundan oluşan düzensizlikler vardır. Elektron mikroskopisi, epitel hücrelerinde çok sayıda rotavirüs partikülü gösterir. Hastalığın başlangıcından dört ila sekiz hafta sonra alınan biyopsiler normal histolojiyi gösterir. Hastanın ishal bulguları görülmüyor olsa dahi bağırsakların normale dönmesi uzun bir
süreç almaktadır.
Risk faktörleri
Küçük çocuklar rotavirüs enfeksiyonu riski altındadır. Şiddetli rotavirüs gastroenteriti genellikle altı ay ile iki yaş arasındaki immünolojik olarak daha hassas, aşılanmamış çocuklarda görülür. Rotavirüs enfeksiyonu riski taşıyan diğer kişiler arasında, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar ve hastalığın daha şiddetli olabileceği uzun süreli bakım
tesislerinde yaşayanlar yer alır.
Rotavirüs, spesifik virüs P proteini-HBGA etkileşimleri yoluyla mukozal yüzeydeki histo-kan grubu antijenlerine (HBGA) bağlanır. HBGA tipinin popülasyon prevalansı, dolaşımdaki rotavirüs tipini etkileyebilir; örneğin, Afrika’da P6 enfeksiyonlarının daha yüksek
prevalansı, kısmen, bu popülasyonda Lewis-negatif fenotipin daha yüksek prevalansına bağlı olabilir.
Bulaşma
Rotavirüs bulaşması, 20 dakikadan daha az maruziyet süresi ve 48 saatten daha
kısa inkübasyon süresi ile fekal-oral yolla gerçekleşir. Bulaşı için az miktarda patojen yeterlidir. Bu enfeksiyonda bulaşma için gram başına 100’den fazla koloni oluşturan birim gerekli değil dir, hasta kişinin dışkısı bu enfeksiyon yükünün 106 ila 109 katını içerebilir.
Dışkıda viral dökülme yaklaşık 10 gün sürer; bir çalışma, bağışıklığı yeterli çocukların üçte biri arasında en az 21 gün boyunca viral dökülme olduğunu göstermiştir. Bu nedenle enfeksiyon bulguları sonlanmış bir bebek hala enfeksiyonu bulaştırmaya devam edebilir.
Bebek bakımını sağlayan kişinin el hijyenine dikkat etmesi başka bebeklere bulaşma olasılığını azaltacaktır.
Mevsimsellik
Tropikal bölgelerde enfeksiyon yıl boyunca meydana gelir. Ilıman iklimlerde, rotavirüs enfeksiyonu daha soğuk aylarda zirve yapar (örneğin, ülkemizde Aralık-Nisan ayları arasında).
Bulgular ve Belirtiler
Rotavirüs enfeksiyonu olan çocuklar arasındaki tipik semptom ve bulgular; kusma, sulu kansız ishal ve ateşi içerir. Ağır vakalarda dehidratasyon, nöbetler ve ölüm meydana gelebilir. Hastanede yatan çocuklarla yapılan bir çalışmada gözlemlenen semptomların
ortalama süresi sekiz gündür. Bununla birlikte, hafif hastalık sadece birkaç gün sürebilir ve bağışıklığı yetersiz çocuklarda uzun süreli hastalık meydana gelebilir.
Rotavirüs enfeksiyonu olan çocukların yüzde 30 ila 50’sinde solunumla ilgili belirti ve semptomlar gözlenebilir, ancak bu semptomların rotavirüsten kaynaklanıp kaynaklanmadığı belirsizdir ve varsa, altta yatan asidozun yansıması olabilir. Hem solunum yolu hem de mide-bağırsak virüsleri ile eşzamanlı enfeksiyon da meydana gelebilir.
Rotavirüs gastroenteriti olan çocukların yüzde 2 ila 3’ünde nörolojik komplikasyonlar görülür. Nöbetler en yaygın bulgudur; daha az yaygın olarak, rotavirüs akut ensefalopatiye veya ensefalite neden olabilir. Japonya’da hastane bazlı bir araştırma, yılda yaklaşık 41 rotavirüs ile ilişkili ensefalit/ensefalopati vakası kaydedilmektedir.
Korunma
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, Dünya Sağlık Örgütü, Amerikan Pediatri Akademisi, Amerikan Aile Hekimleri Akademisi, Avrupa Pediatrik Enfeksiyon Hastalıkları Derneği, Avrupa Pediatrik Gastroenteroloji, Hepatoloji ve Beslenme Derneği tüm bebeklerin
aşılanmasını önermektedir.
Rotavirüs aşısının ulusal aşılama programına alınması ve tüm bebeklere ücretsiz uygulanması gereklidir. Ancak ülkemizde hasta maddi imkanları yeterliyse ve doktoru önerirse aşılama yaptırmaktadır. 2. Ayını doldurmuş bebeklerin anne ve babalarına muhakkak rotavirüs aşılaması için bilgi verilmelidir. Çünkü ilk dozun 15. Haftadan önce yapılmış olması gerekmektedir. ülkemizde 2 farklı rotavirüs aşısı ruhsatlıdır. Her iki
aşı birbirinin eş değeri değildir. Hasta hangi aşı ile tedaviye başladıysa onunla tedaviye devam etmesi daha uygundur.
Aşıların uygulama şekli şu şekilde olmalıdır:
• RV5, iki, dört ve altı aylıkken üç oral dozda uygulanır.
• RV1, iki ve dört ayda iki oral dozda
uygulanır.
Lisanslı rotavirüs aşıları ağızdan yapılır. İnsan-sığır rotavirüs reassortant aşısı (RV5) dozu 2 mL’dir. Atenüe insan rotavirüs aşısının (RV1) her dozu 1 mL’dir. Dozun bir kısmının kaybolmasını ve bebeklerin, bakıcıların veya sağlık hizmeti sağlayıcılarının gözlerine
sıçramasını önlemek için aşı, yanağın içinden nazikçe uygulanmalıdır.
Rotavirüs aşısı uygulanmadan önce veya sonra emzirme dahil diyet kısıtlaması gerekli değildir. Çok sayıda randomize çalışma, emzirmenin rotavirüs aşısının etkinliğini etkilemediğini göstermiştir. Rotavirüs aşısının ağızdan uygulanmak yerine enjekte edilmesi durumunda, doz geçerli sayılmaz ve uygun yaş ve doz çizelgesi dahilinde tekrarlanmalıdır. Rotavirüs aşıları, diğer rutin bebek aşıları ile aynı gün uygulanabilir.