Halk Sağlığı Haftası her yıl 3-9 Eylül tarihleri arasında ülkemizde kutlanmaktadır. Bu haftanın amacı, halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemi ve yürütülen çalışmalar hakkında farkındalık yaratmaktır.
Halk sağlığı eğitimi, bireye ve gruplara, sağlık kapasitelerinin desteklenmesi ve daha da iyileştirilmesi, halk sağlığına gelebilecek zararlardan korunmak için bireysel ve ortak tedbirlerin öğretilmesi ve bu amaca uygun alışkanlık ve davranışların yerleştirilmesi çalışmalarını ifade eder. Halk sağlığı eğitiminde öğrenme, öğrenilenin doğruluğuna ve gerekliliğine inandırma, eğitimcinin öğrettiklerini eğitilenin önünde yapması ve eğitmekte olduğu kişiye öğretmesi, uygulamayı tekrarlatması ve alıştırması aşamalarından oluşur.
1953 Yılında toplanan Halk Sağlığı Eğitimi Avrupa Kongresinde, halk sağlığı eğitimini uygulamalarında tavsiye ettiği ilkeleri şu şekilde sıralanmıştır;
- Sağlık eğitimi, yaygın eğitimin bir parçasıdır, onun gibi bütün ömür boyunca sürdürülmelidir.
- Sağlık eğitiminde, değişik tipte eğitimcilerden (hekim, eczacı, hemşire, ebe, sağlık memuru, sosyolog, sosyal hizmet uzmanı din görevlisi, sağlık teknisyeni vs) yararlanılmalıdır.
- Ülkelerin kültürel-dinsel, sosyal ve ekonomik koşullarına ve faktörlerine göre değişik yöntemler kullanılmalıdır.
- Sağlık eğitimi çalışmalarının organizasyonu ve idaresi için “sağlık eğitimi uzmanları”na ihtiyaç vardır.
1930’lara kadar enfeksiyon için doğrudan temasın esas olduğu kabul ediliyordu. ABD’de William F.Wells ve O.H.Robertson, İngiltere’de Bourdillon ve arkadaşları temas ile geçiş görüşüne karşı enfeksiyon yayılmasında başka mekanizmaların da rol oynayabileceğini ifade etmişlerdir. Solunum yolu ile alınan partiküllerin çapları ile solunum yollarının derinliklerine ulaşması arasında önemli bir bağlantı olduğu gerçeği günümüzde Covid19 pandemisi ile bir kez daha karşımıza çıkmıştır. Doğrudan damlacık enfeksiyonu, damlacık çekirdeği enfeksiyonu hastanın aksırma, öksürme ve konuşma esnasında etrafa saçılan ve hastalık etkenlerini içeren parçacıklar karşısında bulunan sağlam kişi veya kişilere solunum yolu ile ya da parçacıklar ile kirlenmiş eller veya eşya ile bulaşma gerçekleşir. Bu durumda genel kontrol tedbirleri;
- Enfeksiyon kaynağının kurutulması: Enfeksiyon kaynağının kurutulması akılcı antibiyotik kullanımı ile sağlanmaktadır.
- Yayılma zincirinin kırılması: Hava dezenfeksiyonu (fiziksel ve kimyasal), havalandırma, oturma yerleri havasındaki toz miktarının azaltılması, bol güneş ışınlarının sağlanması, kalabalık ve sıkışık ortama önlem alınması, maske kullanılması ile sağlanmaktadır.
- Kişisel ve toplumsal direncin yükseltilmesi: Enfeksiyon etkenine yönelik aşılama ile bağışıklık sağlanması ve bu suretle kişisel ve toplumsal direncin yükseltilmesi sağlanmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütünün 1962 yılındaki “Nedenleri toplum psikolojisi içine gömülü bulunan batıl inançlar ve hurafeler, milyonlarca insanın ölümüne neden olmaktadır. İnsanlığın selameti için, sıtma ve diğer afetler gibi, bunların ortadan kaldırılmasına çalışılmalıdır” ifadesi de toplum sağlığı ile ilgili yaşanan afetlerde tedbirlerin alınması konusunun önemini ortaya çıkarmaktadır.
Ülkemizde 11 Mart 2020 tarihi itibariyle başlayan Covid19 pandemisi sürecinde halk sağlığı eğitimine ve bulaşma yoluna karşılık koruyucu tedbirlerin alınmasına ihtiyaç bulunmaktadır. 2021-2022 Eğitim-Öğretim döneminin başladığı bu günlerde; T.C. Sağlık Bakanlığının Covid19 pandemisine yönelik alınacak tedbirleri içeren kılavuzları yayınlaması, bu tedbirlere ülkemiz insanlarının bulunduğu her konumda uyum sağlaması halk sağlığı açısından çok önemlidir. Özellikle, kişisel ve toplumsal direncin yükseltilmesi açısından Covid19 bağışıklığı sağlayacak aşıların yapılması çok önem arz etmektedir. Ayrıca, el hijyenine dikkat edilmesi, maske kullanılması, mesafeye dikkat edilmesi, enfeksiyon yaşayan kişiye bağlı olarak temaslı olan kişilerin karantina sürecine dikkat edilmesi enfeksiyon yayılmasını önleyici tedbirlerdir.
Kaynaklar:
- Prof. Dr. Sıtkı Velicangil, Halk Sağlığı Bilimi. Cilt I, İ.Ü.Eczacılık Fakültesi Dersleri, Rektörlük Yayın No: 3357, Eczacılık Fak. Yayın No:46, GÜR-AY Matbaası, İstanbul, 1985.